Senette mevcut olan çıkıntı, kazıntı veya silintinin ayrıca onanmamışsa, inkâr halinde göz önünde tutulmayacağı, bu nedenle senet üzerinde yapılan değişikliklerin, geçerli olabilmesi için, düzenleyen tarafından imza veya paraf edilmek suretiyle onanması gerekeceği-
Takip dayanağı bonoda tanzim yerinin ayrıca ve açıkça gösterilmediği, keşideci adı soyadı altında yer alan adresin belirgin bir idari birimi belirtmediği ve dolayısıyla keşide yeri olarak kabulünün mümkün olmadığı anlaşıldığından, TTK'nun 776/1-f maddesinde öngörülen koşulun oluşmadığı, bu durumda; takibe konu senet kambiyo niteliğini haiz bono olmadığından söz konusu senede dayalı olarak kambiyo takibi yapılamayacağı-
Takip talebinde istenen faiz oranının cinsinin belirtilmesi ya da istenen faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmesi durumunda o cins faiz oranının istendiğinin kabulü gerekeceğinden ödeme emrine yasal sürede itiraz edilmemiş olsa bile faizin, istenen faiz türüne göre ve değişen oranlarda hesaplanması gerekeceği, acak, takipte talep edilen ve itiraz edilmeyerek kesinleşen işleyecek faizin türünün gösterilmemesi ve oranının da yasal ya da ticari faiz oranlarından birine denk gelmemesi halinde aynı sonuca varılamayacağı, bu durumda, itiraz edilmeyerek kesinleşen oran üzerinden faizin hesaplanması gerekeceği-
Borçlu, icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde imzaya ve borca itiraz ettikten sonra imzaya itirazından vazgeçerek borç miktarının 12.000,00 TL olduğunu ve ödendiğini ileri sürmek sureti ile borcu kısmen kabul ettiğine göre, İİK'nun 170/a-son maddesi hükmü uyarınca, aynı maddenin ikinci fıkrasının uygulanma imkanının olmadığı-
Takip konusu senet fotokopisinin arka yüzünde bulunan, senedin “sözleşme gereği düzenlendiği", "kimseye ciro etmemesi şartıyla teminat amaçlı bir senet olduğu şeklindeki ibareler karşısında, senedin "kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadi" unsurunu taşımadığı, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği- Bono vasfında olmayan senede dayalı kambiyo senetlerine özgü takip yapılamayacağı ve senet keşidecisi olan borçlu, itiraz dilekçesinde imza itirazı ile birlikte takibin İİK. mad. 170/a gereğince iptalini de istediğine göre, mahkemece re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği, ancak bu maddede tazminat öngörülmediğinden alacaklının %20 tazminat ile sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
Keşideciye ait bir imza bulunduğu sürece, senette avalistin imzasının bulunmamasının senedin kambiyo vasfını ortadan kaldırmayacağı-
Takibi yapan kişinin takip konusu çekte cirosu ve dolayısı ile yetkili hamil sıfatı bulunmadığından, mahkemece alacaklının yetkili hamil sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle, takibin İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece; taleple bağlılık ilkesi nazara alınarak istemin, İİK'nun 169. maddesi gereğince ödeme iddiasına dayalı borca itiraz niteliğinde olduğu gözetilip, anılan madde doğrultusunda inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, talep ve alacaklının bu yönde bir kabulü olmadığı halde takip konusu senetlerin kredi ilişkisi nedeniyle verildiği gerekçesiyle takibin iptali yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Çift vadeli olarak düzenlenen senetlerin bono vasfında sayılamayacağı-
Hasımsız olarak kurulan "çekin iptaline" ilişkin hükmün davada taraf olmayan iyi niyetli üçüncü kişileri bağlamayacağı- Hamiline yazılı çeklerde takip alacaklısının ciro silsilesi içerisinde yer almaması halinde ve bankaya ibraz için ciro edenin de son hamil olduğunun belirlenmesi durumunda takip alacaklısının yetkili hamil olabilmesi için ibrazdan sonra adı geçene (temlik hükmünde de olsa) bir cironun varlığının zorunlu olduğu- İbrazdan sonra icra takibini yapan alacaklıya yapılmış ve alacağın temliki hükümlerini doğuracak bir ciro bulunmadığından, İİK. mad. 170 /a uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-