Takibe konu çekin keşide tarihi 31.11.2012 iken çekin keşide tarihinden önce 30.11.2012 tarihinde muhatap bankaya ibraz edildiğinin görüldüğü, çekin ibraz tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 3167 sayılı Yasa'nın geçici 3/5. maddesine göre çekin ibrazı geçersiz olduğundan bu çekle ilgili takip yapılamayacağı, mahkemece; takip konusu çekin düzenleme tarihinden önce muhatap bankaya ibraz edilmiş olması ve ciro silsilesinde kopukluk bulunması nedenleriyle, İİK'nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Muteriz borçlunun, takibe konu bonoda ciranta konumunda olmasına rağmen, icra takip talebine herhangi bir protesto evrakının eklenmediği ve alacaklı tarafından protesto keşide edilmeksizin anılan borçlu hakkında takibe geçildiği görüldüğünden, alacaklının, takibe dayanak bono yönünden, muteriz borçluyu (cirantayı) takip hakkının bulunmadığının anlaşıldığı, bu durumda mahkemece, protesto koşulunun usulünce yerine getirilmemesi nedeniyle İİK’nun 170/a maddesi uyarınca itiraz eden borçlu (ciranta) yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu şirket tarafından açılan menfi tespit ve kötü niyet tazminatı davasında, davanın kabulü ile davacı borçlunun borçlu olmadığının tespitine ve icraya konu çekin bedelsiz kaldığının tespitine karar verildiği, bu davanın takipten sonra açıldığı ve bahsi geçen kararın, icra mahkemesinde yargılama devam ederken verildiği ve verilen söz konusu kararın, icra mahkemesi kararı tarihi itibariyle dahi kesinleşmediği, icra mahkemesince karar verilmeden önce, menfi tespit davasında verilen kararın, alacaklı banka lehine bozulduğu görüldüğünden, icra mahkemesine başvuru tarihi itibariyle verilmiş ve kesinleşmiş bir menfi tespit kararı olmadığından ve icra mahkemesinde yargılama devam ederken, menfi tespit davası sonucunda verilen ve daha sonra bozulan bir kararın esas alınamayacağından, takibin iptaline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Şikayetçi borçlu takibe konu bonoda lehtar ciranta konumunda olan borçlunun mirasçısı olup, alacaklı tarafından senedi düzenleyene protesto keşide edilmeksizin, borçlu lehtar muris hakkında takibe geçildiği, takip sonrası muris borçlunun kendisine henüz ödeme emri tebliğ edilmeden, itiraz ve şikayet haklarını kullanamadan vefat ettiği, mirasçılarına karşı takibe devam edildiği, ödeme emri tebliği üzerine mirasçı borçlunun icra mahkemesine başvurduğu, bu durumda, alacaklının, takibe dayanak bono yönünden, muris borçluyu (cirantayı), dolayısı ile mirasçısı olan şikayetçi borçluyu takip hakkının bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece, İİK.nun 170/a maddesi uyarınca şikayetçi borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
6102 sayılı TTK'nun 778. maddesi yollaması ile bonolar hakkında uygulanması gereken aynı Kanun'un 714. ve 730. maddeleri uyarınca, belirli bir günde veya düzenleme gününden ya da görüldükten belirli bir süre sonra ödenmesi şartını içeren bir bonoya dayanarak hamilin lehtara ve cirantalara müracaat edebilmesinin, ödeme gününü takip eden iki iş günü içinde senet keşidecisinin protesto edilmesine bağlı olduğu, alacaklı hamilin, anılan madde koşullarında protesto keşide etmeksizin, lehtar ve cirantaları takip edemeyeceği, alacaklı hamilin, anılan madde koşullarında, senedi düzenleyene protesto keşide etmediği takdirde, lehtar-ciranta olan borçluya karşı müracaat hakkını kaybedeceği, İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince, icra mahkemesince, alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunup bulunmadığı re'sen araştırılmak zorunda olduğu-
Kefalette eşin rızasına ilişkin TBK. mad. 584' deki düzenlemenin aynı Kanunun 603. maddesi uyarınca "avalde" uygulanmayacağı-
"Takibe konu bono bedelinin icra takibinden evvel ödendiği" belirtilerek alacak ile aralarındaki borç ilişkisi kabul edilmiş olduğundan, İİK. mad. 170/ a-son ve 2 uyarınca takibin iptaline karar verilemeyeceği- Borçlu tarafça ödemeye ilişkin iddiasını ispata yarar İİK. mad. 169/a anlamında yazılı bir belge de sunulmadığına göre itirazın reddi gerektiği-
Yetkili hamil olan alacaklının, borçlu ciranta hakkında takip yapabilmesi için, bononun keşidecisine ödememe protestosu göndermesi gerektiği, bu hususun icra mahkemesince re'sen gözetileceği-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu çekte borçlu ilişkisi olmaması nedeniyle borçlu olmadığına yönelik olup, başvurunun bu haliyle borca itiraz niteliğinde olduğu- Borca itirazın yerinde görülmesi halinde, İİK. mad. 169/a-5 gereğince itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin İİK.nun 170/a maddesi gereğince iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçlunun ''...borca karşı kısmi itirazlarımın kabulüne ...'' şeklindeki ifadesiyle borcu kabul edip ödediğini ileri sürdüğünden, "takibin iptaline" karar verilemeyeceği- Borçlu tarafça ödemeye ilişkin iddiasını ispata yarar İİK'nun 169/a maddesi anlamında yazılı bir belge de sunulmadığına göre itirazın reddi gerektiği, kısmi kabule rağmen, bononun kambiyo senedi vasfı taşımadığından bahisle takibin iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-