Aracın davacıda olduğu sürece satış bedeline faiz talep edilemeyecek olup, davacının davalıya ödediği ayıplı mal bedelinin tahsiline karar verildiğinden davacıda olduğu anlaşılan ayıplı malın davalıya iadesi hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Davacının, teminat mektubunun nakde çevrilmesi üzerine teminat mektubu bedelini davalının borcu olarak kaydettiği, davalının yapmış olduğu ödemelerin ve davacıdan olan alacaklarının düşümü sonucunda davacının davalıdan 7,80 TL cari hesap alacağı olduğu, davacının bu alacağını talep edebileceği, dava dışı Cezayir firmasının Cezayir Mahkemeleri nezdinde talep ettiği 363.198,00 USD tazminat davasının davacı aleyhine sonuçlanmamış ve bu aşamada davacının tazminat ödemeye mahkum edilmemiş olması ve de davacının Cezayir firmasına herhangi bir ödeme de yapmadığı, Cezayir mahkemelerince davacının bu aşamada bu tazminatı ödemeye mahkum edilmemiş ve yasal yolların halen tüketilmemiş olması karşısında bu alacağa yönelik istemin henüz ileri sürülemeyeceği gerekçesi ile davanın 7,80 TL cari hesap alacağı için olmak üzere kısmen kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu-
İki tarafın tacir ve aradaki ilişkinin ticari satım olduğu davada, davalı taşınmazı resmi satış sözleşmesi ile almış olduğu tarihten itibaren ayıp ihbar süreleri içinde durumu satıcıya bildirmekle yükümlü olup TTK. çerçevesinde değerlendirme yapılması gerektiği-
Davalı tarafından davacıya satılan makinede herhangi bir imalat hatasının bulunup bulunmadığı belirlenerek, imalat hatası mevcut ise 2. makinede meydana gelen zarar ile illiyet bağı kurulup, 2. makinedeki zararın hesaplanması gerektiği-
2. el olarak satışa sunulan aracın resmi satış tutanağında araç, davacı tarafından “Aracın halihazır durumu ile görüp beğenerek” kaydıyla teslim alınmış olduğundan, davanın davalılar yönünden reddi gerektiği-
Davacı iddiaları karşılanarak alınan üründeki eksikliklerin davalının talebi üzerine gerçekleştirilen tadilatlardan kaynaklanıp kaynaklanmadığı araştırılarak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-