Aracın “0” km olarak sahibine teslim edildikten sonra, ardı ardına gerçekleşen arızalar nedeniyle birçok parçasının tamamen değiştirildiği; yapılan onarımlar sonucu arızaların giderilmiş olduğu; ancak bu arızaların giderilmesi amacıyla aracın birçok parçası değiştirilip, böylece aracın orijinal hâlini kaybettiği gibi, motorun da tamamen demonte edilerek parçalarının değiştirilmesinin gizli ayıp niteliğinde bulunduğu, arızalar giderilse bile alıcının araca duyduğu güvenin sarsılması nedeniyle araçtan beklediği yararı, konforu ve perfonmansı sağlayamadığı, davacı tarafça değişiklik talebi iletilmesine karşın, davalı yanın bu istemi yerine getirmediği, alıcının değer düşüklüğüne ilişkin zararı giderilerek de olsa aracı bu şekilde kullanmaya zorlanamayacağı, araçtaki bu nitelikte arızaların giderilmesinin aracın gizli ayıplı olduğunu ve değiştirilmesi şartlarının gerçekleşmediğini göstermeyeceği- "Bilirkişi raporunun yeterli olmadığı, araç üzerinde teknik inceleme yapılarak ayıpların onarıma rağmen devam edip etmediği, arızaların onarımından dolayı araçta bir değer kaybının olup olmadığı, davacının ücretsiz onarım talebinin içeriği, onarımdan dolayı araçta bir değer kaybının bulunup bulunmadığı, araçta meydana gelen arızaların sıklığı ve niteliğinin tespiti ile sonucuna göre, hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme ya da misli ile değiştirme hakkının olup olmadığı da değerlendirilerek sonuca varılması gerektiği gerekçesiyle bozma kararı genişletilmek suretiyle kararın bozulması gerektiği" yönündeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
İtirazın iptali davasında davalıların "borçlarına karşılık davacı tarafından kendi nam ve hesaplarına 3. kişiye yapılan ödeme karşılığında balık teslim ettikleri" iddiasını, hayatın olağan akışı, TÜİK verileri gibi değerlendirmelerle ispat etmesi mümkün müdür?
Fatura tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz ise de (faturanın) ticari defterlere kaydedilmiş olmasının malın teslim alındığı ve içeriğinin kabul edildiğine dair karine teşkil edeceği- Konusu taraflar arasında akdedilmiş olan süt alım sözleşmesi olan uyuşmazlıkta; her ne kadar davalı taraf, bu faturalara yönelik kendi kayıtlarına iade faturası adı altında fatura düzenlemiş ise de bu faturaların davacıya tebliğ edildiğine ve iade faturalarının teslim alınan hangi mala ilişkin olarak düzenlenen faturalara yönelik olduğu yolunda bir açıklama bulunmadığı-
Davaya konu makinelerin taraflar arasında düzenlenen sözleşmede belirtilen makinelerin teknik özelliklerine sahip ve çalışır durumda olup olmadığı, makinelerde üretime dayalı ayıp bulunup bulunmadığı, ayıplı ise de açık veya gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı, buna göre makinelerin davacı alıcıya ne zaman teslim edildiği ve TTK mad. 23 gereğince ayıp ihbar sürelerine uyulup uyulmadığının tespit edilmesi gerektiği-
2. el olarak satın alınan araçla ilgili olarak düzenlenen araç teslim tutanağında "aracın kaporta ve mekanik durumu" mevcut haliyle görülüp müşteri tarafından kabul edilerek teslim alındığı not olarak belirtilmiş, teslim tutanağı da davacı tarafından imzalanmış olduğundan, aracın mevcut hali ile incelenerek teslim alındığı görüldüğü gibi, davalının da ayrıca bir garanti taahhüdünde bulunmadığı anlaşıldığından, satın alınan aracın arızası nedeniyle ödenen tamir bedelinin iadesi istemine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Ayıplı araç satışından kaynaklanan alacağın tahsili istemi- Mahkemece iki bilirkişi kurulu raporunda açık çelişki bulunmasına rağmen raporlar arasındaki çelişki giderilmeksizin ve üçüncü bir bilirkişi raporu alınmaksızın karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davanın esastan reddedilmiş olması nedeniyle dava konusu harca esas değer üzerinden davalı lehine nispi vekalet ücretine takdir edilmesi gerektiği-
Alacak davasında, ayıbın süresinde yapılacak bir muayene ile belirlenebilecek nitelikte olup olmadığı, buna göre süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı, sonradan ortaya çıksa bile gizli ayıbın öğrenildiği andan itibaren derhal ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı hususlarının araştırılması gerektiği-
İtirazın iptali davasında, tarafların tacir olduğu ve davalı da verilen hizmetin ayıplı olduğunu iddia ettiğinden davalının ayıp ihbarını süresinde yapıp yapmadığı araştırılarak, ayıp ihbarını her türlü delille ispat edebileceği hususu da değerlendirilip, ayıp ihbarının süresinde olması halinde, davanın şimdiki gibi reddine aksi halde ise itiraz edilemeyen faturadan ödenmeyen kısmın hüküm altına karar verilmesi gerektiği-
Davacının zararını sadece araç satım ilişkisi içinde bulunduğu satıcı şirketten talep edebileceği, diğer davalı hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-