Mahkemece, ticari satışlar açısından ayıbın niteliğine bakılmaksızın satıcının tekellüfünden kaynaklanan her türlü davanın malın tesliminden itibaren 6 ay içinde açılması gerektiği, alıcının iğfal edildiği hususunun ispat edilmediği gibi zamanaşımını kesen nedenlerinde olmadığı, ayıba karşı tekellüfe ilişkin karşı davanın zamanaşımı süresinden hemen sonra ikame edildiği, bu itibarla karşı davalının süresinde ileri sürdüğü zamanaşımı def’inin yerinde olduğu, öte yandan karşı davacı alıcının TTK nun 25/3. (Yeni TTK. 23) maddesinde belirtilen muayene ve ihbar süresine de riayet etmediği, bu nedenle davacı-karşı davalı satıcı tarafından açıkça karşı çıkmadığı için ayıplı olduğunun kabul edilmesi gereken malın alıcı tarafından bu haliyle kabul edilmiş sayılması, üstelik ayıplı olduğu ileri sürülen malzemenin kullanılmış olması nedeni ile de ayıplı olduğunun ileri sürülmesinin hüsnüniyet kurallarına aykırı olduğu, alacağın likit bulunduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulü ile karşı davanın r