Ticari satışlarda, ayıplı mal satışından kaynaklanan uyuşmazlıklarda zamanaşımı süresinin 2 yıl olacağı ve dosyada mevcut garanti belgesinden, dava konusu araca 2 yıl ya da 100.000 km'ye kadar garanti verildiği, ihtiyari garanti süresinin ise mekanik problemlerde 3 yıl ya da 100.000 km'ye kadar olduğunun anlaşıldığı, dava konusu aracın satış tarihinden farklı bir tarihte teslim edildiğinin iddia edilmediği, bu nedenle zamanaşımı süresinin dava konusu aracın satış tarihi olan 26/12/2018 tarihinde başlayacağı, davanın ise 18/04/2022 tarihinde açıldığı, garanti süresi içerisinde servise başvurulmuş olması ve servisin tamirde geçirdiği süre garanti süresini uzatmayacağı, zira malın garanti süresi içerisinde arızalanması durumunda tamirde geçen sürenin garanti süresine ekleneceğinin garanti şartlarında belirtilmediğinden zamanaşımı süresi içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Uyuşmazlık, davacının davalıdan satın aldığı malların ayıplı olduğu iddiasıyla alacak istemine ilişkindir...
Davalının yetki itirazının yerinde olmadığı, davacının muayene ve ihbar külfetini yerine getirdiği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 18 inci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen şeklin geçerlilik şartı olmayıp ispat şartı olduğu, davalı tarafa ulaşmış ve üzerine işlem tesis edilmiş mail ile ayıp ihbarının ispatlandığı, davalının mailleri ile ayıbı da kabul ettiği, davacının birkaç haftalık süre içerisinde kurulmuş ve çalışır vaziyette bırakılan makinenin buhar sistemini değiştirdiği ve hatalı bakım uyguladığını ispata yarar dosyada delil bulunmadığı, mahkemece ayıp nedeniyle satış bedelinin iadesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı ancak birlikte ifa kuralı gereğince ürünün davalıya iadesine de karar verilmesi gerektiği-
Dava, taraflar arasında düzenlenen tedarikçi sözleşmesinin feshi nedeni ile cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir...
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ticari satıma konu kilit taşların ayıplı olması nedeniyle davacının zararının tazminin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır...
Çeşidiyle belirlenen bir menkulün satımında, sözleşenlerin çeşidini belirlemek için sözleşmede öngördükleri vasıflardan biri teslim edilen şeyde bulunmazsa artık ayıplı teslim değil satılandan başka bir şeyin tesliminin yani aliud tesliminin söz konusu olacağı- Somut uyuşmazlıkta, mahkemece uyuşmazlığa konu makine konusunda alanında uzman bilirkişi ile birlikte dava konusu makinenin bulunduğu yerde keşif yaptırılarak makinenin yazışmalarda belirtilen özelliklerde bir makine olup olmadığının tespiti, şayet belirtilen özelliklerde olmadığının tespit edilmesi durumunda bu hususun aliud teslim olduğu, aliud teslim durumunda ayıp ihbar sürelerinin uygulanmayacağı nazara alınmak süretiyle karar verilmesi gerektiği-
Asıl ve karşı davaların yargılamaları birlikte yürütülmekte olup, her dava bağımsız karakterini koruduğundan temyiz sınırının da buna göre belirleneceği- İade faturalarının davaya konu ayıplı ürünlere ilişkin olduğuna dair karşı davacının bir beyanı bulunmadığından ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin başlangıç tarihi düzenlenen faturalardan anlaşıldığından, davaya konu ürünler için iade faturalarının sadece karşı davacı tarafından dayanılıp sunulan faturalar olduğunun nazara alınması gerektiği-
Ancak davacının gizli ayıp iddiasında bulunduğu aracı, ikinci el olarak satın aldığı nazara alınarak, varsa ikinci el satışa ilişkin belgelerin değerlendirilmesi, yoksa aynı marka, model ve özelliklerdeki aracın davacının alım tarihi itibariyle ikinci el rayiç değeri üzerinden değerlendirme yapılması ve belirlenen miktara göre bir karar verilmesi gerekirken, talep aşımı da oluşturacak şekilde ilk alıcının alım faturasındaki miktar esas alınarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Taraflar arasındaki sözleşmede, sözleşmeye konu malların, davalı tarafça davacıya ait inşaat mahallinde teslimi öngörülmüş olup, bu hüküm nedeniyle gerek taşıma gerekse teslim sırasında meydana gelen hasarlardan davalının sorumlu olduğu-  Taraflar arasındaki sözleşmenin ifası, inşaat sahasında teslimi de öngördüğünden, somut olayda TTK’nın 23/(1)-c. maddesinde yer alan ayıp ihbar hükümlerinin uygulanmayacağı-
Ticari satımlarda ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayalı her türlü davanın, satılandaki ayıp daha sonra çıkmış olsa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı (TTK. mad. 23/1; TBK mad. 231/1)- Makinelerin yenisi ile değiştirildiği ikinci teslim tarihleri ve dava açılış tarihi gözetildiğinde iki yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu-