“Haksız haciz nedeniyle zarara uğradığını” ileri sürerek tazminat talebinde bulunan davacı lehine tazminata hükmedilmesi için, davalının gerçekten “alacaklı olup olmadığı” konusunun irdelenmesi gerekeceği-
Usulsüz işlemlere dayalı olarak başlatılan icra takibi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi için açılan davada; olayda hizmet kusuru bulunup bulunmadığının saptanması, idari yargının görev alanında olduğundan, 2577 sayılı kanunun 2/1-b maddesi gereğince “idarenin hizmet kusuruna dayanan tazminat isteklerinin tam yargı davası olarak idari yargı yerinde ileri sürülmesi gerekeceği” ilkesi uyarınca öncelikle mahkemece görev konusunun irdelenmesi gerekeceği-
Haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemiyle alacaklı banka aleyhine açılan tazminat davasında; davalı bankanın uzağı görebilen (basiretli) bir tacir gibi, kendisinden beklenen özeni göstermemesi ve savsaması nedeniyle haksız haciz yapılmasına neden olduğu durumlarda, davalı banka aleyhine maddi ve manevi tazminat hükmedilmesi gerekeceği-
Bedelsiz kalan çekin ciro edilerek icra takibine konu edilmesi ve haciz yapılması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini için dava açılabileceği-
Haksız icra takibi ve haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın giderimi için - bu eylem davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğinden- tazminat davası açılabileceği-
Çocuğun borçlarından, çocuk kendi mal varlığı ile sorumlu olacağından (MK. 343), borçlu küçük yerine onun velisi olan babasının mallarının haczedilemeyeceği-