Haciz tarihinde taşınmazın şikayetçi adına kayıtlı olduğunun anlaşılması halinde, taşınmaz maliki olan şikayetçinin şikayetinin kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 35/3 maddesinde aynen "Kurumun taşınır ve taşınmazları, bankalardaki mevduatları dahil her türlü hak ve alacakları haczedilemez, hakkında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun haciz ve iflas hükümleri uygulanmaz" hükmü bulunmakta olup anılan düzenleme kurumun mallarının haczedilemeyeceğine ilişkin olup hakkında takip yapılamayacağı anlamına gelmeyeceği-
5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanunu’nda haczedilmezliğe ilişkin bir hüküm bulunmadığından, bu kurumun bankadaki hesabında bulunan paraların haczedilebileceği-
Fonun alacaklı olduğu ve İİK uyarınca yapılan takiplerde, borçlular tarafından yapılan itirazların satış dışında takip işlemlerini durdurmayacağı-
Arsa üzerine yapılan binalar arza tabi olduğundan, hacze konu taşınmazlar haciz tarihi itibariyle arsa niteliğinde olup, borçlu adına kayıtlı bulunduğundan, borçlunun borcundan dolayı yapılan haciz işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı- Haciz tarihinden sonra bu taşınmazın mahkemece kendi adına tescil edildiğini ileri süren 3. Kişinin, tescil kararına dayanarak, icra mahkemesinden “taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını” isteyemeyeceği-
Taşınmazın, borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için, haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı bulunmasının zorunlu olduğu-
İcra müdürlüğünün, İİK’nun 78, 79 ve 85. maddeleri gereğince haciz uygulanması konusunda “takdir yetkileri”nin bulunmadığı-
İcra müdürlüğünün, İİK’nun 78, 79 ve 85. maddeleri gereğince haciz uygulanması konusunda “takdir yetkileri”nin bulunmadığı- NOT: 6352 s. K. ile yapılan değişiklik nedeniyle, bu içtihat bugün geçerliliğini yitirmiştir.
Limited şirket ortağının kişisel alacaklısının ilk başvurabileceği malların, ortağın kişisel malları olduğu; alacaklının, alacağının tamamını bunlardan tahsil edememesi durumunda, ortağın şirketteki kar payına başvurabileceği, kar payının her yıl sonunda bilançoya göre muaccel hale geleceği-
Borç miktarını aşar şekilde haciz yapılması halinde, borçlunun “aşkın haciz şikayeti” nde bulunabileceği-