Merkez Karar ve Yönetim Kurulunca anılan kira sözleşmesinin düzenlenmesi için İlçe Yönetimine izin verildiğine ya da işlemin onaylandığına dair usulüne uygun olarak yetkilendirme bulunmadığına göre parti teşkilat kademelerinin yaptıkları sözleşme ve giriştikleri yükümlülüklerden dolayı parti tüzel kişiliğinin hiçbir surette sorumlu tutulamayacağı, sorumluluğun sözleşmeyi yapan veya yükümlülük altına giren kişiye ait olacağı gözetilerek Parti İlçe Başkanlığı ile Parti Genel Başkanlığı yönünden davanın husumetten reddi gerektiği-
Kira sözleşmesinde kararlaştırılan kira artış şartından kaynaklanan kira farkı alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine davalı kiracı tarafından süresinde yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada; taraflar arasında 02.09.2008 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli ve aylık 775.TL kira bedelli kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmadığı; kira sözleşmesinin 7. maddesinde; “Taraflar kira sözleşmesinin devamında anlaşırlarsa kira bedeli DİE’nin ÜFE+TÜFE+5 ilavesi ile artırılacaktır” şeklinde artış şartı kararlaştırıldığı; sözleşmedeki bu artış şartının tarafların serbest iradeleri ile kararlaştırdıkları şart olup bağlayıcı nitelikte olduğu; aylık kiranın 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanun'unun yürürlük tarihi olan 01.07.2012 tarihine kadar sözleşmenin 7.maddesindeki artış şartı uyarınca bu tarihten sonra ise TBK' un 344. maddesi gereğince belirlenerek, kira farkı alacağına karar verilmesi gerektiği-
Kira farkı alacağının tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali istemi-
Taraflar arasında kira parasının miktarına ilişkin uyuşmazlık bulunduğundan mahkemeye müracaat edildiğine ve kira parasının dava yolu ile tespiti istendiğine göre davalı taraf artırılması istenen veya karar verilebilecek miktarı ödese dahi dava reddedilmeyip bu miktar hüküm altına alınarak bir tespit kararı verilmesi gerekeceği, bu hususun davalının tespit edilecek miktarı kabul ederek ödeme yapması, dava açılmasına sebep olup olmaması ve yargılama giderlerinden sorumluluğu yönünden önemli olduğu, açıklanan bu nedenle davalının ödediği kira parasının davacının talep ettiği miktarın üzerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Kira artış oranının, Türkiye İstatistik Kurumunun en son yayınlanan yıllık ortalama TÜFE artışı oranında olacağı kararlaştırılmış olup, mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak sözleşmedeki artış şartına göre yılık artış oranları gösterilmek suretiyle her ay ödenmesi gereken kira miktarları bulunup bu miktarlar üzerinden yatırılan miktarların denetime açık şekilde açıklanmak suretiyle mahsup edilerek alacağın hesaplanması gerektiği- Bilirkişiden ek rapor alınarak sözleşmedeki artış şartına göre yılık artış oranları gösterilmek suretiyle her ay ödenmesi gereken kira miktarları bulunup bu miktarlar üzerinden yatırılan miktarların denetime açık şekilde açıklanmak suretiyle mahsup edilerek alacağın hesaplanması gerektiği-  Davalı taraf tacir olduğu, davanın sebebini oluşturan taşınmaz da davalının ticari faaliyetinde kullanmak üzere kiralandığından sözleşme ile faiz oranının serbestçe kararlaştırılabileceği, taraflarca serbest irade ile kararlaştırılmış faiz oranı üzerinden faizin hesaplanması gerektiği-
Kira bedelinin tesbiti istemi-
Kira bedelinin tespiti istemine ilişkin davada, mahkemece, bilirkişi raporu ile tespit edilen kira bedelinden hak ve nesafet indirimi yapılması halinde belirlenecek kira bedelinin davalı tarafından ödenen kira bedelinden daha az olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği; kira parasının miktarına ilişkin olarak taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunup mahkemeye müracaat edildiğine ve kira parasının dava yoluyla tespiti istenildiğine göre, kiracı olan taraf artırılması istenilen veya karar verilebilecek miktarı ve bundan daha fazlasını ödese bile dava reddedilmeyip kira bedelinin tespitine karar verilmesi gerektiği-
İtirazın iptali ve temerrüt nedeniyle tahliye istemlerine ilişkin davada; kira sözleşmesinin 8. maddesinde ''imzası bulunan kefil kiracı ile birlikte kira sözleşmesinin uygulanmasından ve kira bedellerinin ödenmesinden ve sözleşme şartlarının yerine getirilmesinden dolayı ,tahliye tarihinden sonra da kiracı ile birlikte azami 10 yıl süreyle ve bir yıllık kira bedeli tutarı ile sınırlı olmak kaydıyla müşterek ve müteselsilen borçlu ve kefil olduğunu ve bu sorumluluğunun zımnen uzayacak müteakip kira dönemlerinde de geçerli olduğunu peşinen kabul ve taahhüt etmiştir'' düzenlemesinin olduğu; bu durumda kefillerin sorumluluğunun sözleşmenin başından itibaren azami 10 yıl süre ve 1 yıllık kira bedeli ile sınırlı oldukları kabul edildiğine göre kefillerin sorumluluğunun bu madde çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği-
Aylık kira bedelinin 01.01.2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KDV dahil 35.000TL olarak tespiti istemine ilişkin davada; taraflar arasındaki kira sözleşmesinin 10 yıl süreli olup henüz sözleşme süresi dolmadan kira tespitinin istendiği; kiracının tacir olması durumunda TBK' nun 344. maddesi 8 yıl süre ile uygulanmayacağından talebin sözleşmede belirtilen artış şartına göre değerlendirilmesi gerektiği-
Mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda davacı dayanağı olan sözleşmeye göre artış şartı dikkate alınarak takip konusu dönemde aylık kira bedelinin 2.153.TL olduğu; davacının 29.11.2013 tarihinde başlattığı icra takibinde aylık 2.350.TL den kira alacağının tahsilini istediği; mahkemece kira alacağının sözleşmedeki artış şartı uyarınca aylık 2.153.TL üzerinden hesap edilerek hesaplanması gerektiği-