Dava konusu taşınmazın davacı adına kayıtlı iken yargılama sırasında yeni malike satış suretiyle devredildiği gözetilerek, HMK 125. maddesi gereğince yeni malikin davacı sıfatıyla yargılamaya kabulü ile davaya devam edilmesi, mahkemece davalıların çekişme konusu taşınmaza haklı ve geçerli bir neden olmaksızın elattığı saptanmak suretiyle bu davalılar hakkında elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı-
E.tmanın önlenmesi isteğine ilişkin dava açıldıktan sonra davacı A. Ş. sahip olduğu tasarruf yetkisi gereği dava konusu taşınmazı üçüncü kişiye devretmiş olduğundan, seçimlik hakkını kullanmak üzere dava konusu taşınmazı devralan yeni malike meşruhatlı davetiye çıkartılarak görülmekte olan davada davacının yerine geçerek davaya kaldığı yerden itibaren devam edip etmeyeceği sorularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı adına kayıtlı bölümün yargılama sırasında el değiştirdiğinin, yeni malikin davaya katılmadığının görüldüğü, mahkemece 6100 sayılı HMK'nun 125. maddesinin öngördüğü usuli işlemlerin uygulanması gerekeceğinden, kendiliğinden (re'sen) gözetilmesi zorunlu bulunan anılan yasal düzenleme gözetilmek suretiyle, HMK'nun 125/2.maddesi uyarınca yeni malike tebligat yapılması, davayı takip ederse işin esası bakımından karar verilmesi, etmezse HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekeceği-
Bononun iptali istenilen davada, mahkemece öncelikle 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28/a ve 32.maddesi uyarınca bono bedeli üzerinden eksik peşin harcın tamamlatılması gerekirken, eksik harç tamamlanmadıkça yargılamaya devam edilemeyeceği- Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olunca, devralmış olan kişinin görülmekte olan davada davacı yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden itibaren devam edeceği-
Dava konusu taşınmazın getirtilen son tapu kaydından taşınmazın yargılama esnasında icra takibi neticesinde üçüncü kişiye ihale edildiği, ihalenin kesinleşerek 29.05.2013 tarihinde üçüncü kişi adına tescil edildiği anlaşıldığından davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek ve haciz şerhlerinin kaldırılması isteği yönünden hukuki yararının kalmadığı, dava konusu ipotek ve haciz şerhlerinin bulunduğu taşınmazın mülkiyeti karar tarihinden önce ihale ile üçüncü kişiye geçtiğinden davacıya davasını sebebiyet verenler yönünden 6100 sayılı HMK'nın 125. maddesinden faydalanılarak tazminata dönüştürüp dönüştürmeyeceği sorularak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucu olduğu- Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği, 1086 sayılı HUMK.'nun l86. ve 6100 sayılı Yasanın 125. maddesinde dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlendiği-
Bir dava açıldıktan sonra, dava konusu taşınmaz tapuda malik olan davalı dışında üçüncü bir kişiye tescil edilirse davalının artık dava konusu taşınmaz üzerinde bir tasarruf yetkisinin kalmayacağı, bu durumda mahkemece diğer tarafa HMK'nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkı hatırlatılarak alınacak cevaba göre işlem yapılması gerekeceği-
Davalı şirket ile dava dışı kimse arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince inşa edilen binadan bağımsız bölümleri satın aldığı ve davacının taraf olmadığı bu sözleşmeye dayalı olarak hak talep ettiği anlaşılmakta olup, sözleşmenin tarafı olmayan davacının bu sözleşmeden dolayı hak talep edebilmesi, yani davada taraf (davacı) sıfatına sahip olup olamayacağının belirlenmesi için sözleşmenin tarafı olan dava dışı kimse ile arasında düzenlenmiş olan yazılı bir temliknamenin sunulmasına imkan tanınarak neticesinde taraf sıfatının kazanılması halinde davaya devam edilmesi aksi halde taraf (davacı) sıfatı yokluğundan davanın esastan reddi yoluna gidilmesi gerekeceği- Bozma ilamından sonra davacı ile sözleşmeden doğan hakların temlik edildiğine ilişkin “muvafakatname” başlıklı belgenin dosyaya sunulmuş olduğu anlaşıldığından, davacı, taraf (davacı) sıfatını söz konusu temlik ile kazanmış olduğundan davanın esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin davada, dava konusu taşınmaz yargılama sırasında dava dışı kişiye satış suretiyle temlik edildiği, kendiliğinden (re'sen) gözetilmesi zorunlu bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK)125. maddesi gözetilmek suretiyle, mahkemece diğer yana seçimlik hakkı hatırlatılarak davaya hangi kişi hakkında devam edeceğinin sorulması, sonucuna göre işlem yapılması ve ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Bağımsız bölümün yüklenici temsilcisi tarafından davalıya satıldığı belli ise de, aynı bölümün dava tarihinden sonra yargılama sırasında tapuda başka bir kişiye satıldığı, bu durumda HMK’nın 125. maddesi uyarınca davacı yana seçimlik hakkı hatırlatılmak ve buna göre gerekirse taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devamla hüküm tesisi gerekeceği-