Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteği-
Davanın devamı sırasında (karardan önce) davacının taşınmazdaki payının el değiştirdiği gözetildiğinde HMK. mad. 125 uyarınca öngörülen usulü işlemlerin tamamlanması, ondan sonra esas hakkında hüküm kurulması gerekeceği-
Kayden davacıya ait dava konusu 102 ada 20 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğu iddia edilen, komşu 102 ada 19 parsel sayılı taşınmaz maliki davalı ...'in yargılama sırasında, 20.09.2011 tarihinde taşınmazı dava dışı kişiye satış suretiyle temlik ettiği görüldüğünden, 6100 saylı HMK'nın 125/1. maddesi gözetilerek gerekli usuli işlemlerin yerine getirilmesi, ondan sonra işin esası hakkında karar verilebilmesi için de hükmün bozulması gerekeceği-
Dava açıldıktan sonra davacı, dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde; devralmış olan kişinin, görülmekte olan davada davacının yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden devam edeceği, Bu usul kuralının kendiliğinden (re'sen) gözetilmesi gerektiği-
Tapu müzekkeresinde yanlışlık yapılması, bazı bağımsız bölüm numaralarının yazılmaması veya ilgisiz parsellerin müzekkereye derç edilmesi kısaca kurulan karara kısmen aykırı müzekkere yazılmasında ve bunu hakiminin kontrol etmeden imzalaması ve bunun uzun süren yargılama aşamasında fark edilmemesinde hakime yüklenecek kasıt veya ağır kusur bulunmadığı, yargılama aşamasında bizzat davacı şirket temsilcisi tarafından mahkemeye dilekçe verilerek bazı bağımsız bölümlerin üzerine konulan tedbirlerin kaldırılmasının istendiği, bazı bağımsız bölümlere dava dışı şahısların adına olması nedeniyle sonradan tedbirin kaldırıldığı görülmekte olup tapu kayıtlarının istenmesini davacı talep etmedi ise hangi taşınmazlara tedbir konulup konulmadığını tarafların kolaylıkla mahkeme dosyasından takip etmelerinde veya bunu mahkemeden talep etmelerinde bir engel bulunmadığı, ilk duruşmadan kararın kesinleştiği son duruşmaya kadar geçen süre içinde bu hatanın fark edilmemesinin kusuru hakime yüklenemeyeceği-
Öncelikle dava dışı kişilere devredilen taşınmazlar tespit edilerek HMK'nın 125. maddesi çerçevesinde davacıya seçimlik hakkının kullandırılması; ondan sonra, konusunda uzman kadastro bilirkişisine hüküm vermeye yeterli içerikte rapor düzenlettirilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması; bunun yanında, dava konusu taşınmazlardan 663 sayılı parselin de hüküm kapsamına alınması gerekeceği-
Dava konusunun dava açılmasından sonra Varlık AŞ'ye devredilmiş olduğu ancak devralan şirkete duruşma gününün bildirilmediği görülmekle, HMK. mad. 125/2 gözetilmeksizin ve dosya işlemden dahi kaldırılmadan doğrudan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-
Dava konusu taşınmazların davacı payına isabet eden değerleri ile davacıya ödendiği belirtilen bedel arasında aşırı fark bulunduğu; davacının paylarının satışında kullanılan vekaletnamenin baskı ve tehdit sonucunda alındığı ve vekil ile kardeşi arasındaki satış işleminin de danışıklı biçimde gerçekleştirildiği; diğer taraftan, söz konusu baskı ve tehditin vekaletname alınmasının daha öncesinden süregeldiği ve davacının iradesi bozulmak suretiyle kendisine "herhangi bir hak ve alacağının kalmadığına" dair belgenin imzalatıldığı, yine aynı tarihte icra satış dosyasına da benzer içerikte beyanda bulunmasının sağlandığı kanaatine varıldığı- Satın almış gözüktüğü taşınmazları kullanmayan, satış bedelini ödediğini de hukuken geçerli bir delille kanıtlanamayan, sonrasında da danışıklı dava sonucunda diğer 8 parça taşınmazı tekrar aktaran davalının iyiniyetli (TMK. mad. 1023) sayılmayacağı- 8 parça taşınmazın eldeki davanın yargılaması sırasında, kesinleşen bir diğer dava sonucunda mülkiyetlerinin TMK'nın 705. maddesi uyarınca dava dışı bir kişiye geçtiği anlaşıldığından, HMK. mad. 125/1 uyarınca, davacıya seçimlik hakkın kullanılması imkanının tanınması; davasını tapu iptali-tescil olarak olarak dava dışı taşınmazların mülkiyetini edinen kişiye karşı devam ettirmesi halinde, tapu sicil kaydının kesinleşen diğer davadaki karara uygun hale getirilmesi için önel verilmesi ve ondan sonra bir hüküm kurulması gerektiği-
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre; davacı tarafından 27.5.1998 tarih 09389 yevmiye numaralı vekaletname ile mirasbırakan babalarından intikal eden taşınmazlara ilişkin işlemlerin yapılması için davalıya satış yetkisini de içeren vekalet verildiği, vekilin vekaleti kullanarak davacının 3 nolu bağımsız bölümdeki 80/2400 payını ve 5 nolu bağımsız bölümdeki 20/480 payını 05.02.2007 tarihinde diğer davalı eşi ...’e devrettiği, davalı vekili ...’in dolaylı beyanlarıyla bedel alınmadan ve davacının satış iradesi bulunmaksızın eşine temlik edildiği, davalı ...'in de vekilin eşi olması sebebi ile bu durumu bilen ve bilmesi gereken kişi konumunda bulunduğu, davalıların el ve işbirliği içinde hareket ettikleri, vekilin vekalet görevini kötüye kullandığı kabul edilerek davacının tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmesinde kural olarak isabetsizlik olmadığı-
Dava konusunu devralan yeni malikin HMK. mad. 125/2 uyarınca davacı sıfatıyla davada yer almasının sağlanması gerektiği-