Bononun vadesinde tahrifat yapılmış olması halinde, tahrifat öncesi bonoda yazılı olan tarihin, «vade tarihi» olarak kabulü gerekeceği-
Süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmemiş olan çekin «çek» niteliğini kaybedip «adi havale» hükmünde olacağı, borç ikrarını içermediğinden buna dayanılarak yapılan takibe borçlunun itiraz etmesi halinde takibin duracağı ve alacaklı-nın icra mahkemesinden «itirazın kaldırılmasını» isteyemeyeceği—
Takip dayanağı çek metninde çekin ibraz tarihinin yazılı olması halinde yasaya uygun ve geçerli bir ibrazın varlığından söz edilemeyeceği—
Çekteki hakkın devri teslim ve ciro ile mümkün olabileceğinden, lehtar konumunda bulunmayan ve adına ciro yapılmayan kişinin takip alacaklısına yapacağı cironun geçerli olmayacağı—
Takip dayanağı çekin lehtarın cirosu ile tedavüle çıkarılmış olması ve takip alacaklısının da ciro zinciri içinde yer alması halinde, yetkili hamil sayılacağı—
Çekin «emre yazılı» olarak düzenlenebileceği gibi «nama yazılı» olarak da düzenlenebileceği, son durumda alacağın temliki hükümlerinin uygulanacağına dair yasal bir düzenleme bulunmadığı—
«İdari bir birim» olmadığı için «keşide yeri» olarak kabul edilemeyecek -ve bonoda; «Burgaz», «A.bey Adası», «Çengelköy», «Zeyden mahallesi», «M.er», «Akçay», «Şaşkın Bakkal-Suadiye», «Bahçeşehir», «Kızılay», «Bahçelievler», «Gaziosmanpaşa ve Balgat», «Florya», «Mecidiyeköy», «Karaköy», «İ.raltı», «M.lar», «Alsancak», «Kalamış», «Kavak mahallesi», «Güzelyalı», «Yukarı Ortaören», «G.li», «Şehremini», «K.Bağlar», «Fındıkzade», «Taksim», «Beylerbeyi», «G.en», «4. L.»şeklinde gösterilmiş olan- yerler:—
«Keşide yeri»nin (İST), (ANK) şeklinde kısaltılmış olarak gösterilebileceği (yazılabileceği)—
Çekte keşide yeri (İZM) olarak gösterilmiş olup, bu şekilde yazılan keşide yerinin «İzmit»i de çağrıştırabileceği-
Çekdeki «emrine» kelimesinin çizilerek «namına» yazılmış olması ancak bu değişikliğin keşideci tarafından paraf edilmemiş olması halinde, değişikliğin geçerli olmayacağı—