«Rakamla ve yazıyla gösterilen bono bedelleri arasında fark bulunması halinde, yazıyla gösterilen bedele itibar edileceğini» öngören TK’nun 588. maddesinin bonoda iki ayrı vâde tarihinin bulunması halinde uygulanamayacağı (yani; bu durumda yazıyla belirtilen «vâde tarihi»ne itibar edilemeyeceği ve bononun geçersiz olacağı)-
Takip dayanağı bononun taraflar arasındaki ilişkinin teminatı olarak düzenlendiğinin saptanması halinde, senedin (alacağın) tahsil edilip edilmeyeceği yargılama gerektireceğinden, senedin «kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadi içeren bono» olmaktan çıkacağı ve kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe konu yapılamayacağı—
«31.4.2001» (ya da «29.2.1998», 30.2.1998») gibi gerçekte mevcut olmayan bir tarihin «keşide tarihi» olarak yazılmış olması halinde keşide tarihinin «30.4.2001» (ya da «28.2.1998») olarak -o ayın son günü olarak- algılanması gerekeceği—
Ön yüzünde ismi (ünvanı) kısaltılarak belirtilmiş olan lehtarın tam isminin (ünvanının) senet arkasındaki ciro kaşesinden (imzasından) anlaşılması halinde senedin «bono» olarak geçerliliğini koruyacağını—