Kural olarak; abonenin, aboneliğini iptal ettirmediği sürece sorumluluğunun devam edeceği- 73 adet ödenmemiş su tüketimine esas faturanın ödenmemesine rağmen zikredilen yönetmelik gereği suyu kesmeyen ve ölen kişinin aboneliğini iptal yolunda hiç bir çaba sarfetmeyen, murisin vefatının üzerinden (20) yıl gibi uzun bir süre geçmesine rağmen halen, murisin aboneliği üzerinden dava dışı üçüncü kişilerin su tüketmesine izin veren davalı idareninde müterafik kusurunun olduğunun da nazara alınarak, bilirkişiden rapor alınarak, karar verilmesi gerektiği- Gerekçe kısmında bilirkişi raporunun Yargıtay denetimine elverişli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu belirtilmesine rağmen; hüküm fıkrasında; asıl alacak yönünden hiç bir açıklama getirmeden farklı sonuca varılması ve davanın tamamen reddi yönünde karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Evliliğin boşanma nedeniyle sona ermesi halinde edinilmiş mallara katılma rejimi (katılma alacağı) bakımından TMK'nun 5. maddesi yoluyla 6098 sayılı TBK'nun 146. maddesinde yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı-
Mirasçıların, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanacakları ve kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça mirasçıların, paylaşmada terekenin bütün malları üzerinde eşit hakka sahip olacakları-
Davacıların ölüm aylığının iptaline yönelik Kurum işleminin iptali ile ödenmeyen aylıkların faizi ile tahsili ve Kuruma borçlu olmadıklarının tespiti istemine ilişkin davada, muris sigortalıya ödenen yersiz aylıklar, miras bırakanın sebepsiz zenginleşmesinden kaynaklanmakta olup, sebepsiz zenginleşen kişinin, malvarlığında sebepsiz yere meydana gelen artışı iade ile yükümlü olacağı-
Vasiyetname ile mirasçı seçilenlerin, (Mirasçı nasb edilenler) haklarının, yasal mirasçılar veya öncelikle tasarruf ile yararlarına bağışlama yapılmış olanlar tarafından açıkça itiraza uğramamış ise, bu hususun tebliğinden itibaren bir ay geçtikten sonra bunlar mirasçılık sıfatları hakkında belge verilmesini, Sulh Hakiminden isteyebilecekleri-
Mirasçıların tam bir bütünlükle hareket edememeleri sonucu miras ortaklığının işlemez duruma geldiğini gösterdiği anlaşılmakta ve bu nedenle terekeye temsilci atanması için gerekli şartların oluştuğundan, tarafların mirasbırakanının terekesine ilişkin miras ortaklığına temsilci atanması isteminin kabulüne hükmedilmesi gerekeceği-
Hatır taşımasında vefat edenin müterafik kusurunun bulunması halinde, indirimde olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek indirim yapılması gerekeceği-
Abonelik iptal edilmedikçe abonelik üzerinden tüketilen normal veya kaçak enerji bedelinden davacıya karşı muris ve aynı zamanda miras reddedilmediğine göre davalıların davacıya karşı (mirasçı sıfatıyla) müteselsilen sorumlu olduğu- Davacının yaklaşık 6 yıl gibi uzun bir süre su tüketim bedeline esas faturaların ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği suyu kesmesi gerekirken kesmemesinin davacı kurum açısından müterafik kusur teşkil etse de bu kusurun tüketilen su bedelinin aslından davalıların beraatlarını gerektirmeyeceği gibi (tüketim bedeli olan ana borçtan) hukukî sorumluluklarını da ortadan kaldırmayacağı ve müterafik kusur nedeniyle ana tüketim bedeli üzerinden indirimi gerektirmeyeceği, davacının müterafik kusuru nedeniyle davalılar açısından normal tüketim bedeli dışında gecikme zammı veya işleyecek yasal faizden indirim sağlayacağı- Davacının müterafik kusuru nedeniyle ana tüketim bedeli üzerinden indirimin sebepsiz zenginleşmeye yol açacacağı-
Atanmış mirasçıların da mirası tıpkı yasal mirasçılar gibi mirasbırakanın ölümü ile kazanacakları-