Yapılan bozma tamamen bir tavsiye ve eleştiri niteliğinde olduğundan bozmada işaret edilen bu tür eleştirilere karşı direnilmesinin mümkün olmadığı-
Sözleşmede yetki kuralı kararlaştırılmasının genel ve özel yetkili mahkemenin yetkisini ortadan kaldırmayacağı-
D.çede fazlaya ilişkin talep hakkının saklı tutulduğuna dair bir kayıt mevcut olmadığından bu durumda yeni dava dilekçesi ile ek talepte bulunulmasının mümkün olmadığı-
Davacının ileri sürdüğü olaylar ve davalının savunması hükme etkili olacak ise, bu halde duruşma yapılmasının zorunlu bir nitelik kazandığı-
“taraf beyanları alınmış, davacı vekili, tanıklarını hazır ettiklerini bildirmiş, davalı vekili ise imzasız beyanında davanın reddini istiyorum. Ayrıca tedbirin kaldırılmasını istiyorum. Devamı halinde teminata bağlanmasını istiyorum. Tanıkların dinlenmesine bir diyeceğimiz yoktur. Delillerimizi ibraz için mehil istiyorum” şeklindeki beyanların HUMK.nun 289.anlamında mahkeme önünde yapılmış bir delil sözleşmesi olmadığı ve davalının tanık dinlenmesine muvafakat ettiği şeklinde yorumlanamayacağı-
Davaların temyiz mercilerinin ayrı olması bir ayırma nedeni olamayacağı gibi, ayırma kararı verilmemiş olmasının da tek başına bozma nedeni yapılamayacağı-
Mahkemece verilen kısmen kabule ilişkin ilk kararın Özel Dairece bozulmasından sonra 02.06.2003 tarihli celsede direnme kararı verilmişse de duruşma tutanağı katip ve hakim tarafından imzalanmamış olduğundan usulünce verilmiş bir direnme kararından da söz edilemeyeceği-
Bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamayacağından gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesinin gerekeceği-
Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre,toptan eşya fiyat endeksindeki artış oranının (%65 ile sınırlı olarak) yansıtılması suretiyle bulunacak kira parasının-kural olarak- 18.11.1964 gün ve 2/4 sayılı YİBK’da öngörülen hak ve nesafet kurallarına da uygun olduğu-
Mahkemece bozmadan önce dosyada bulunmayan ve Yargıtay’ca incelenmeyen bozma ilamından sonra davacı tarafından ibraz edilen Trabzon Sulh Ceza Mahkemesinin 2001/112 sayılı kararını bozan Yargıtay 11.Ceza Dairesinin 21.9.2001 gün 2001/8723-8473 E-K sayılı ilamı ile, Trabzon Sigorta İl Müdürlüğünün 5.5.2003 tarihli cevabi yazısı direnme kararına gerekçe yapılmış olup ortada yeni bir hüküm bulunduğundan yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel daireye gönderilmesinin gerekeceği-