Davacının daha önce davaya konu takipte ileri sürdüğü 940 TL'lik ödeme sonradan yapılan takibe mahsup edilmesine her iki tarafta rıza gösterdiğinden, ayrıca bu miktarın diğer dosyada mahsup edildiği oranda, bu dosyaya mahsubu artık mümkün değil ise de; söz konusu takip dosyasında davalının takibe konu aylara yönelik olarak yaptığı ödemenin fazla olduğu belirtildiğinden, davalı borçlu tarafından söz konusu ödemelerin takibe konu aylara yönelik olarak da yapıldığı belirtildiğinden, mahkemece, ilgili takip dosyalarının iş bu dosyanın içerisine alınarak, 15.08.2009 tarihli kira sözleşmesi gereğince, takibe konu edilen aylara kadar, yapılan ödemeler ile ödenmesi gereken kira parasının karşılaştırılarak, diğer dosyadaki kira ödemelerine yapılan mahsup miktarından, sonra iş bu davaya konu takip dosyasında ödenmeyen kira alacağı olup olmadığına ilişkili rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davalı borçlu 30 günlük ödeme süresi içinde kira borcunu ödemediğinden temerrüt olgusunun gerçekleştiğinin kabulü ile tahliyeye karar verilmesi gerekeceği-
Kiralananın “paylı mülkiyete” konu olması halinde, pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, “el birliği halinde mülkiyete” konu olması halinde ise tüm ortakların davaya katılmalarının sağlanması gerekeceği-
Mahkemece kiralayanlar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunması nedeniyle, kiralayanlar tarafından ayrı ayrı açılan davalar birleştirilerek karar verilmesi gerekeceği-
Temerrüt sebebine dayalı tahliye davasını açma hakkının ve icra takibini yapma hakkının kiralayana ait olduğu ancak kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisab eden kimsenin de öncede kiracıya ihbar gönderilerek malik olduğunu ve kira bedellerinin bundan sonra kendisine ödenmesini istemesi ve bunun sonuçsuz kalması halinde ayni hakları kullanabileceği-
İcra tazminatı hesaplanırken, yalnızca kabul edilen ya da reddedilen asıl alacağın dikkate alınması gerekeceği-
İcra takibinde tahliye isteği bulunmadığından, talep dışına çıkılarak memurun kendiliğinden düzenlediği tahliye ihtarlı ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmiş olması davalıya temerrüde düşürmeyeceği-
İflasın ertelenmesi üzerine borçlu hakkında -kural olarak- hiçbir icra takibi yapılamayacağı ve evvelce yapılmış olan takipler duracağından iflasın ertelenmesinden önce yapılan veya tedbiren durdurulan takiplere ilişkin olarak açılan iflas davası dışındaki itirazın iptali, borçtan kurtulma gibi davalara erteleme süresi içinde devam edilebileceği ancak bu davalar sonunda verilen ilama dayalı olarak takip yapılamayacağı, öte yandan iflasın ertelenmesi ya da takip yapılmaması yönünde verilen tedbir kararından sonra yapılan takip nedeniyle itirazın iptali ya da itirazın kaldırılmasının istenmesi durumunda ise davanın reddine karar verilmesi gerekeceği; tedbir kararından önce davalı hakkında icra takibine başlanmışsa verilen tedbir kararının açılan itirazın kaldırılması ve tahliye davasını etkilemeyeceği, ancak mahkemece verilen tahliye kararının infazının mümkün olmayacağı-
Tebligat Kanunu'nun 11.maddesine göre, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerekeceği-
6.10.2005 tarihli imzası inkar edilmeyen kira sözleşmesinde açıkça tarafların mutabakatı ile 10.9.2005 tarihli kontratın feshedildiği ve bu yeni kira sözleşmesinin yapıldığı, bu durumda mahkemece uyuşmazlığın 6. 10.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerekeceği-