“Kira sözleşmesinde kiracı tarafından yapılan masrafların kira alacağından mahsup edileceğine” dair bir düzenlemem bulunmaması halinde kiracının “pencere yapım bedeli” tutarını kira alacağından mahsup edemeyeceği-
Mahkemece her ne kadar ödeme olmadığından bahisle alacağın tamamı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, sözleşmede kiranın Aralık ayında ödeneceği kararlaştırılmış olup, davacı tarafından 16.08.2012 tarihinde başlatılan icra takibinde henüz muaccel olmayan 2012 yılına ait kiranın da tahsilinin istenilmesi doğru olmadığı gibi, dosyaya sunulan 07.03.2012 tarihli 900,00 TL ödemeye dair posta havalesi üzerinde durularak söz konusu miktarın davacıya ödenmiş olması halinde bu kısmın da toplam alacak miktarından düşülmeden yazılı şekilde talep edilen alacağın tamamı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesinin de doğru olmadığı-
İİK. 269/1 maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken TBK.’nun 315. maddesindeki otuz günlük süre beklenilmeden açılan dava ile tahliye isteminde bulunulmuş olup, bu durumda mahkemece, tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davalı hakkında birden fazla icra takibi ve itiraz üzerine icra mahkemesine davaların açılmış olduğu anlaşılmakta ise de, her bir takibin farklı kira dönemlerine ait olduğu ve eldeki dava tarihi itibariyle açılan davalardan hiç birinin henüz kesinleşmemiş oldukları anlaşıldığından, mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece öncelikle takibe konu edilen kira parasının hangi döneme ait olduğunun davacıya açıklattırılarak, sunulan belgelerdeki ödemelerin söz konusu dönemleri karşılayıp karşılamadığının üzerinde durulması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Davacının eski malik ve kiralayan şirketin halefi olarak kiralayan sıfatıyla muaccel hale gelen kira alacaklarının tahsili için icra takibi yapmasında ve icra takibine itiraz edilip, eski kiralayana ödenmesi iddiası karşısında, icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesini istemesinde bir usulsüzlüğün bulunmadığı-
Davacının daha önce davaya konu takipte ileri sürdüğü 940 TL'lik ödeme sonradan yapılan takibe mahsup edilmesine her iki tarafta rıza gösterdiğinden, ayrıca bu miktarın diğer dosyada mahsup edildiği oranda, bu dosyaya mahsubu artık mümkün değil ise de; söz konusu takip dosyasında davalının takibe konu aylara yönelik olarak yaptığı ödemenin fazla olduğu belirtildiğinden, davalı borçlu tarafından söz konusu ödemelerin takibe konu aylara yönelik olarak da yapıldığı belirtildiğinden, mahkemece, ilgili takip dosyalarının iş bu dosyanın içerisine alınarak, 15.08.2009 tarihli kira sözleşmesi gereğince, takibe konu edilen aylara kadar, yapılan ödemeler ile ödenmesi gereken kira parasının karşılaştırılarak, diğer dosyadaki kira ödemelerine yapılan mahsup miktarından, sonra iş bu davaya konu takip dosyasında ödenmeyen kira alacağı olup olmadığına ilişkili rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davalı borçlu 30 günlük ödeme süresi içinde kira borcunu ödemediğinden temerrüt olgusunun gerçekleştiğinin kabulü ile tahliyeye karar verilmesi gerekeceği-
Kiralananın “paylı mülkiyete” konu olması halinde, pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, “el birliği halinde mülkiyete” konu olması halinde ise tüm ortakların davaya katılmalarının sağlanması gerekeceği-