Kira sözleşmesinde aylık kira parasının 480 TL olarak belirlendiği,sözleşmenin hususi şartlar bölümünün 5.maddesinde,kontrat bitiminde kira bedeli artışının TUİK'in 12 aylık ÜFE ortalamasına göre değişim oranında yapılacağının kararlaştırıldığı, bu artış şartının belli ve muayyen olduğundan, geçerli olup, tarafları bağlayacağı-
Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden ve davanın haklı olarak açılmış olduğu anlaşıldığından davacı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin doğru olmadığı-
İflasın ertelenmesi kararının verilmesinden sonra borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dâhil olmak üzere hiçbir takibin yapılamayacağı, öncesinde başlamış bir takip varsa, başlayan takiplerin duracağı, iflasın ertelenmesi veya tedbir kararının verilmesinden önce başlatılan takip nedeniyle açılan itirazın kaldırılması, itirazın iptali ya da menfi tespit davalarına iflasın ertelenmesi (ya da tedbir) kararının etki etmeyeceği ancak, açılan bu davaların sonunda verilen ilamların infazını engelleyeceği bu nedenle, tedbir kararından sonra ödenmeyen kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması, kiralananın tahliyesi ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkin davanın reddi gerektiği, tahliye kararının isabetsiz olduğu-
Kira sözleşmenin 8. maddesi '' Kefilin kefaleti müşterek ve müteselsil olup kefil kontratın ilk yapıldığındaki kira dönemi ve belirlenen süre için kefaletin mevcudiyetinin devamını beyan ve imzasıyla kabul ve taahhüt eder'' düzenlemesi yine sözleşmenin 7. maddesinde yıllık kira artış oranının TEFE-TÜFE toplamının ikiye bölünmesi ile tespit edileceği düzenlemelerine göre, davaya konu istemin kefilin sorumluluk süresi içerisinde ayrıca sözleşmedeki artış şartının da muayyen ve belirlenebilir nitelikte olduğu gözetilerek davalı kefilin de itirazının kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Kiracının ödemesi gereken aidat ve su borcunu kiralayan kendisi ödemek koşuluyla kiracıdan isteyebileceği, kiralayanın, aidat borcunu yönetime ödemeden kiracıdan isteyemeyeceği-
Davacı alacaklının, kiralanan tahliye edilinceye kadar kira alacağı talep etmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı-
Tahliye tarihinden sonraki alacak tazminat hukukunu ilgilendirdiğinden ve alacağın tespiti yargılamayı gerektirdiğinden dar yetkili icra mahkemesinde tahliye tarihinden sonrasına ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra veznesine yatırılanın 600 TL'lik kesinleşen ve kabul edilen kira bedeli olduğu, karara esas teşkil edecek nitelikte düzenlenen bilirkişi raporuna göre ve mahkemenin de kabulünde olduğu gibi yasal sürede davalı tarafça ödenmesi gerekli bakiye 312 TL'lik kira borcu daha bulunmakta olup, bu borç davalı tarafça ödenmediğinden davalının temerrüde düştüğünün kabulü gerekeceği-
Depozito farkı,damga vergisi ve kira alacağına ilişkin yapılan icra takibine yönelik itirazın kaldırılması isteminde, sözleşmede borçlu kefillerin sözleşme süresinin sonunda sorumlu olacağı azami süre ve borç miktarı gösterilmemiş olduğundan davalı kefiller takibe konu 2013 yılı Mayıs ve Haziran ayları kira bedellerinden sorumlu oldukları, bu tarihten sonraki kira bedellerinden de sorumlu tutulmamaları gerekeceği-
Kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi amacıyla yapılan takibe vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi isteminde, sözleşmedeki artış şartı geçerli olduğuna göre aylık kira bedelinin sözleşmedeki bu artış oranına göre hesaplanması gerekeceği-