"Ticareti usulüne aykırı terk etme" suçunun takibin şikayete bağlı suçlardan olduğu- Takip kesinleşmeden şikayette bulunulması halinde sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği-
Borçlu şirketin ticaret sicilinde belirtilen adresine Tebligat Kanunu mad. 35 uyarınca ödeme emri tebligatı yapılmasının ticaretin terk edildiği anlamına gelmeyeceği ve eylemin ticaret siciline kayıtlı adreste yapılan haciz ile öğrenildiğinin kabulü ile, kayıtlı olunan vergi dairesi müdürlüğünün yazısıyla mükellefin adreste bulunmadığının tespiti sonucu re'sen terk çalışmalarının başlatılmış olduğu anlaşıldığından, sanığın mahkumiyeti yerine, üç aylık şikayet süresinin geçtiği gerekçesiyle şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesinin hatalı olduğu- İİK. mad. 349/5'deki özel düzenlemeye rağmen, sanığa CMK’nun 176/2 ve 98/2. maddelerindeki şerhi içeren duruşma davetiyesi tebliği ile yetinilmesinin hatalı olduğu-
"Ticareti Usulüne Aykırı Terk Etmek” suçunun takibi şikayete bağlı olduğu- Şikayete konu icra takip dosyası kapsamında borçlu şirketin adresine ilk olarak 10/07/2013 tarihinde hacze gidildiğinde, adreste başka bir işletmenin bulunduğu, kayıtlı olunan vergi dairesi cevabına göre 30/04/2011 tarihinde resen terk işleminin yapıldığı anlaşılmasına rağmen, şikayetçi vekilinin İİK. mad. 347 uyarınca üç aylık ve bir yıllık süreler geçtikten sonra şikayette bulunması nedeniyle sanık hakkında şikayet hakkının düşürülmesi gerektiği-
Ticareti usulüne aykırı terk etmek suçu yönünden öncelikle borçlu şirketin şikayet tarihini kapsar şekilde en son verilen vergi beyanname örnekleri getirtilerek incelenip, yapılan zabıta araştırması ile birlikte delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği- Sermaye şirketinin iflasını istememe suçuna ilişkin olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmemesinin hatalı olduğu-
Borçlu şirketin ticaret siciline kayıtlı olduğu adreste yapılan zabıta araştırmasında işyerinin kapatılarak adresin terk edildiğinin bildirildiği hususu gözetildiğinde, borçlu şirketin şikayet tarihini kapsar şekilde en son verilen vergi beyanname örnekleri getirtilerek incelenip delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği-
12. HD. 11.04.2019 T. E: 2158, K: 6203-
Borçlu şirketin yaptırılan zabıta araştırmasına göre ... adresinde işyerleri bulunduğu ve faal oldukları bildirilmişse de, haciz zaptına göre borçlu şirketin sicil adresinde bulunamadığı, Vergi Dairesi yazısına göre borçlu şirketin üç aydır KDV beyannamesi vermediği, resen terk işleminin başlatıldığının bildirildiği, borçlu şirket yetkilisi sanığın savunmasında da taahhütlerini yerine getiremediklerinden battıklarını ve kirayı ödeyemediklerinden yer sahibi tarafından iş yerinden çıkarıldıklarını beyan ettiği ve Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen yazıya göre de sanığın borçlu şirketin yetkilisi olduğu, borçlu şirketin şikayet tarihi itibariyle sicil kaydının devam ettiği ve İİK. 44 uyarınca bir mal beyanını vermediği anlaşılmakla; suçun unsurlarının oluştuğu ve sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği-
"Ticareti Usulüne Aykırı Terk Etmek” suçunun takibi şikayete bağlı olduğu- Haczin yapıldığı tarih itibariyle terk eyleminin öğrenildiği ve öğrenilme tarihinden itibaren üç aylık süre geçtikten sonra şikayette bulunulduğu anlaşıldığından sanıklar hakkında şikayet hakkının "düşürülmesi" gerektiği-
Borçlu şirketin kayıtlı olduğu vergi dairesi müdürlüğünün yazısı ile yoklamada yerinde bulunmadığından resen terk çalışmalarının devam ettiği ve emniyet araştırmasında adreste bulunmadığı anlaşıldığından, sanığın mahkumiyeti gerektği-
Zabıta araştırmasında iş yerinin kapalı bulunduğunun bildirilmesi karşısında; tüm dosya kapsamına göre suçun unsurlarının oluştuğu, sanığın mahkumiyeti gerektiği-