Borçlu şirketin ticaret sicilinde belirtilen adresine Tebligat Kanunu mad. 35 uyarınca ödeme emri tebligatı yapılmasının ticaretin terk edildiği anlamına gelmeyeceği ve eylemin ticaret siciline kayıtlı adreste yapılan haciz ile öğrenildiğinin kabulü ile, kayıtlı olunan vergi dairesi müdürlüğünün yazısıyla mükellefin adreste bulunmadığının tespiti sonucu re'sen terk çalışmalarının başlatılmış olduğu anlaşıldığından, sanığın mahkumiyeti yerine, üç aylık şikayet süresinin geçtiği gerekçesiyle şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesinin hatalı olduğu- İİK. mad. 349/5'deki özel düzenlemeye rağmen, sanığa CMK’nun 176/2 ve 98/2. maddelerindeki şerhi içeren duruşma davetiyesi tebliği ile yetinilmesinin hatalı olduğu-
TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : Bozma
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına g ...