Kolluk araştırma tutanağında borçlu şirketin 1 yıldır adreste olmadığı, adreste başka firmanın faal olduğunun belirtildiği, Vergi dairesi cevabında, borçlu şirketin adreste olmadığının tespit edildiği ve resen terk işlemi yapıldığının belirtilmesi karşısında, borçlu şirketin şikayet tarihi itibari ile ticareti terk ettiği, atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğu, bu nedenle sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği-
Borçlu şirketin ticaret siciline kayıtlı olduğu adreste yapılan zabıta araştırmasında, şirketin fabrikasının aktif olarak faaliyet göstermediği, atıl vaziyette beklediğinin bildirildiği hususu gözetildiğinde, borçlu şirketin şikayet tarihini kapsar şekilde en son verilen vergi beyanname örnekleri getirtilerek incelenip, yapılan zabıta araştırması ile birlikte delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği-
Şikayet başvurusunun henüz takip kesinleşmeden yapıldığı ve buna göre kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında açılan davanın CMK. mad. 223/8 gereğince “düşmesine” karar verilmesi gerektiği-
"Ticareti usulüne aykırı terk etmek" suçu İİK’nın 337/a maddesinde düzenlenmiş olup, suçun; seçimlik hareketlerden herhangi birisinin gerçekleştirilmesiyle, diğer koşulların da bulunması halinde oluşacağı, somut eylemde haciz tutanağı ve zabıta araştırması bir bütün olarak değerlendirildiğinde sanığın üzerine atılı eylemin sübut bulduğunun dosya içeriğinden anlaşılması nedeniyle; sanık hakkında mahkumiyet hükmünün kurulması gerektiği-
Şikayet tarihi itibari ile icra takibinin kesinleşmiş olması karşısında, borçlu ticaret şirketinin ticareti terk edip etmediği yönünde, Ticaret Sicil Müdürlüğü'nden gelen yazı cevabına göre, belirtilen adreste zabıta araştırması yaptırılıp, kayıtlı olduğu vergi dairesi müdürlüğünden mükellefiyetinin devam edip etmediği, şikayet tarihini de kapsayan vergi beyannamelerinin istenmesi ve sonucuna göre hukuki durumunun takdir edilmesi gerektiği-
Borçlu şirketin kayıtlı olduğu vergi dairesi müdürlüğünden mükellefiyetinin devam edip etmediği, resen terk işleminin yapılıp yapılmadığı sorulup, mükellefiyeti devam ediyor ve şikayet süresinde ise şikayet tarihini kapsar şekilde en son verilen vergi beyanname örnekleri getirtilerek incelenip, mükellefiyetinin devam ettiğinin ve adresin farklı olduğunun bildirilmesi halinde bu adreste zabıta araştırması yaptırılarak delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi gerektiği-
12. HD. 17.04.2019 T. E: 1830, K: 6555-
Borçlu şirketin halen sicil kaydının faal olarak devam ettiğinin bildirildği ve İİK'nın 44. maddesine uygun bir mal beyanını vermediği anlaşılmakla; suçun unsurlarının oluştuğu ve sanıkların mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği-
Devredilen işletmede haciz yapılabilmesinin, devrin muvazaalı olduğunun iddia ve ispat edilmesine bağlı olduğu- Muvazaa iddiasının bulunmaması halinde alacaklının, tasarrufun iptali davası açarak alacağına kavuşma imkanı bulunduğu gibi, TBK ve TTK hükümlerine göre açılacak davalarda da devri yargılama konusu yapabileceği- İİK'nin 44. maddesinde yer alan yükümlülüklerin yerine getirilmemesinin, işletmenin devrini sakatlamayacağı, anılan hükmün yalnız cezai yaptırımı bulunduğu (İİK. mad. 337/a)- Aktiflerin devredenin malvarlığından çıkmamış kabul edilmesini, yani haczedilmesini sağlayacak tek yolun, muvazaanın iddia ve ispat edilmesi olduğu- Mahkemece, üçüncü kişi şirketin ve borçlu şirketin tutması zorunlu ticari defterleri ile fatura ödemelerini gösterir banka kayıtlarının getirtilerek mali müşavir bilirkişiye inceleme yaptırılmak sureti ile üçüncü kişinin dayandığı faturaların ticari defterlere işlenip işlenmediği, fatura bedellerinin ödenmesine ilişkin ticari defterlerde kayıt bulunup bulunmadığı, bu defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı hususlarının banka kayıtları da dikkate alınarak açıklığa kavuşturulması, bundan sonra dosya içerisinde mevcut diğer bilgi ve belgeler de dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Sanığın üzerine atılı “Ticareti Usulüne Aykırı Terk Etme” suçunun oluştuğu anlaşıldığından mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği-