Davanın takip kesinleşmediği halde davacı borçlunun dava dışı banka nezdindeki parası üzerine haciz konulması ve bilahare ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünün ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/549 esas sayılı dosyasında tespiti yönündeki kararın kesinleşmesi ve bu haliyle davacı borçlunun bankadaki parasının üzerine konulan haczin de usulüne uygun olmadığının tespitinden sonra haczedilen ve davalı borçlu şirkete ödenen 282.404,25 TL'nin iadesi istemine ilişkin olduğuna göre, davacının İİK 361. maddesi gereğince işlem yapılmasını talep ederek paranın iadesini sağlayabileceği anlaşıldığından, bu nedenle davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı-
İstihkak davalarında geçerli bir haczin bulunmasının dava şartı olacağı, hüküm kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekeceği- İİK'nin 78/2. maddesi gereğince, alacaklının haciz isteme hakkının 1 yıllık süreye tabi olduğu- Haciz isteme hakkının ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 1 yıl geçmekle düşeceği (İİK'nin 78/2.maddesi); bu durumda takip dosyası işlemden kaldırılacağı (İİK'nin 78/4.maddesi); anılan bir yıllık süre (İİK'nin 78/2.maddesi) içinde haciz talebinde bulunan alacaklının haciz talebini geri alabileceği- Bu halde, yeniden bir yıllık haciz isteme süresi işlemeye başlamayacağı- Alacaklı ancak ödeme emri tebliğinden itibaren işlemeye başlamış olan bir yıllık sürenin (varsa) kalan kesimi içinde, yeniden haciz talebinde bulunabileceği- Anılan sürenin geçirilmesi halinde alacaklının haciz isteme hakkının düşeceği- Alacaklının yeniden haciz isteyebilmesi için (alacaklı) yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir-
Mahkemece, şikayetçi borçlunun, İİK'nun 78. maddesine yönelik şikayeti ile İİK'nun 106-110. maddeleri gereğince süresinde satış istenmemesi nedeni ile haczin kaldırılması istemi incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde alacaklı tarafından haciz istenmediği takdirde haciz talebinde bulunulabilmesi için takibin yenilenmesinin zorunlu olduğu-
Her ne kadar süresinde talep edilen hacizlerin, İİK'nun 106-110 maddeleri gereğince düşmüş olduğu kabul edilse bile; İİK'nun 78/son fıkrasında ifadesini bulan hususun yani borçluya yenileme emri çıkarılması ve tebliğ edilmesi gerekliliğinin; baştan beri icra emri tebliğinden itibaren, 1 yıllık süre içerisinde haciz istememe haline münhasır olacağı anlaşılmakla, haciz istemek hakkı düşmediğinden dosyanın işlemden kaldırılmasının doğru olmadığı-
İcra müdürlüğü ekranından Takip borçlusunun alacaklı olduğu icra takip dosyalarının sorgulanmasına ilişkin talebin haciz talebi niteliğinde olmadığı, bu talebin takibin yürütülmesine yönelik icra müdürlüğünce alacaklının talebi üzerine yasa gereği yapılması zorunlu olan bir işlem olmadığı ve yapılacak sorgulamanın Anayasa'nın 20. maddesinde düzenlenen temel hak ve hürriyetlere aykırılık teşkil ettiği-
İcra müdürlüğünce alacaklının "emekli ikramiyesinin haczine" ilişkin talebinin kabulüne karar verildikten sonra, alacaklının, "borçlunun emekli ikramiyesinin haczine yönelik bir talebinin bulunmadığı" belirtilerek "yeni" bir kararın verilmesinin, "icra müdürlüğünün kendi kararından kendiliğinden dönemeyeceği" ilkesine aykırı olacağı- İcra müdürlüğü, kendi kararından vazgeçemez ise de, şikayete konu işlemin icra mahkemesince denetlenerek usulüne uygun olup olmadığının belirlenmesi gerektiği ilkesi de nazara alınarak, alacaklının icra müdürlüğüne yaptığı talep yazısı ile müdürlüğün bu talebe ilişkin kabul kararı ve aynı tarihli e-haciz işlemi birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, alacaklının söz konusu talebi göz ardı edilerek, sadece önceki tarihli haciz istemi esas alınmak suretiyle, eksik inceleme ile sonuca gidilmesinin hatalı olduğu- 
Birleşme nedeniyle eldeki davada davalı şirketin tüzel kişiliği sona ereceği ve terkin edileceğinden, şirket davalı olamayacağı gibi, aleyhine hüküm de tesis edilemeyeceği- Y.i incelme yapılmadan usulsüz haciz nedeniyle tazminata hükmedilemeyeceği-
Borçluya ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, alacaklı tarafından yasal sürede haciz talep edildiği ve borçlu adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına haciz şerhinin işlendiği, alacaklı tarafından süresinde haciz talep edilmiş olmakla, borçlunun İİK'nun 78/4. maddesine dayalı dosyanın işlemden kaldırılması gerektiğine yönelik talebi yerinde olmadığı, mahkemece, istemin şikayet olarak nitelendirilerek yerinde olmadığından reddi gerektiği-
Bir yıllık süre içinde haciz talebinde bulunan alacaklının haciz talebini geri alması halinde, yeniden bir yıllık haciz isteme süresinin işlemeye başlamayacağı, alacaklının ancak, ödeme emrinin tebliğinden itibaren işlemeye başlamış olan bir yıllık sürenin, varsa kalan kısmında, yeniden haciz talebinde bulunabileceği- Borçlulara ödeme emrinin tebliğ edildiği ve yasal 1 yıllık süre içinde alacaklının haciz talebinde bulunduğu görüldüğünden, alacaklının haciz isteme hakkı düşmemiş olup İİK. mad. 78/5 gereğince harç alınmasının ve borçlulara yenileme emrinin tebliğe çıkarılmasının gerekmeyeceği, haczin birden fazla yenilenmesinin anılan kuralın uygulanmasını engellemeyeceği-