Alıcıya ihale edilen taşınmaz bir üçüncü kişi tarafından işgal edilmekte ise "ihalenin kesinleşmesi üzerine" alıcının, satış memurluğundan, üçüncü kişinin taşınmazdan çıkarılmasını isteyebileceği-
Aile konutu üzerindeki tasarruf yetkisi yasa ile sınırlandırılmış olup, takibe ve tahliyeye konu taşınmazın "aile konutu olduğu"nun belirlenmesi halinde, mahkemece TMK. mad. 194/3 gereğinin yerine getirilip getirilmediğinin araştırılacağı- Şikayetçinin tahliye konusu yerin "aile konutu" olduğunun tespitine yönelik bir dava olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre gerektiğinde şikayetçiye tahliyesi istenen taşınmazın aile konutu olduğunu ispata yönelik olarak aile mahkemesine dava açma yetkisi ve olanağı verilmesi ve sonuca göre tahliyenin durdurulması ya da devamı yönünde icra mahkemesince karar verilmesi gerektiği-
Taşınmazın tapu kaydında Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereği belirtme tesisinin mevcut olduğu, yüzölçümündeki değişiklik Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesinden kaynaklanmakta olup, yapılan uygulama (yenileme) kadastrosunun amacının, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin sınırlandırma, ölçü, çizim (tersimat) ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek olduğu, bu nedenlerle, uygulama kadastrosu sırasında mülkiyet ihtilaflarının gündeme getirilemeyeceği ve değerlendirmeye alınamayacağı-
İİK'nun 135/2. maddesi gereğince çıkarılan tahliye emrinde taşınmazı işgal etmekte olan borçluya tahliye için 15 günlük süre verilmesi zorunlu olduğu- Borçluya gönderilen tahliye emrinde, tahliye için yedi günlük süre verildiği görüldüğünden, yasaya aykırı düzenlenen tahliye emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Asliye hukuk mahkemesinin verdiği ihale konusu taşınmazın ihale alıcısına teslim edilmemesine ilişkin ihtiyati tedbir kararının iflas müdürlüğünce uygulanması zorunlu olduğundan, bu karar taşınmazın tahliyesini engellemez ise de, ihale alıcısına teslim edilmesini engelleyeceğinden, mahkemece şikayetin kısmen kabulü ile üçüncü kişinin taşınmazın tesliminin durdurulmasına ilişkin isteminin kabulü gerekeceği-
Davacı açıkça kiracılığa karşı çıkmadığına göre davanın kabulü ile kiracılığın tesbiti ve çekişmenin giderilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte borçlu adına kayıtlı bulunan taşınmazın ihale sonucu satılması ve ihalenin kesinleşmesi neticesinde borçluya tahliye emri gönderildiği, borçlunun eşinin tahliyesi istenen evde yaşadığı ve söz konusu taşınmazın aile konutu olduğundan bahisle tahliye emrinin iptalini isteyemeyeceği-
Tahliye emrine karşı yalnız (taşınmazı işgal eden ve bu sıfatla kendisine tahliye emri gönderilmiş olan) 3. kişinin şikayet yoluna başvurabileceği- Şikayet tarihi itibariyle şikayetçi 3. kişiye gönderilmiş tahliye emri olmadığından şikayette bulunmasında hukuki yararının olmadığı- Şikayetçi ihale konusu taşınmazda İİK'nun 135/2. maddesinde yazılı ipotek tarihinden önce yapılmış resmi nitelikte bir sözleşme ile taşınmazı işgal etmekte haklı olduğunu ispatlayamadığından, hükme esas alınan resmi nitelikteki belgenin ipotek tarihinden sonrasına ait olduğu dikkate alındığında mahkemece şikayetin reddi gerekeceği-
Şikayetin takip hukukuna ilişkin, acele işlerden olduğu ve husumete izin alınması gerekmediği (TMK. mad. 462/8)- Mahkemece borçlu ile ilgili yapılan işlemlerin iptaline, şikâyete konu tahliyesi talep edilen taşınmazda alacaklı adına kayıtlı hissenin iptali ile borçlu adına kayıt ve tesciline karar verildiği hususunu da gerekçeye dahil etmek suretiyle hüküm kurulduğundan, mahkemenin yeni bir delile veya bilgiye dayanması, ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olgunun yanında veya dışında yeni bir hukuki olguya dayanarak karar vermiş olması nedeniyle, direnme kararının varlığından söz edilemeyeceği-