Satış ilanının, satış kararında yer almamasına rağmen .... Belediyesi’ne yazılan müzekkere gereğince, satıştan en az bir ay evvel olmayacak şekilde ......... tarihinde belediyece ilan edilmiş olmasının ihalenin feshini gerektirmeyeceği-
Somut olayda ihale alıcısı, alacağını, alacak mukabilinde cebri icra yolu ile satın almış, ödemesi gereken miktarı ödemiş olduğundan artık icra dairesince yapılması gerekenin, davacının tescil talebini karşılamak olduğu- Davacının tescil talebi karşısında, olayda uygulama yeri bulunmayan İİK'nın 140 vd. maddelerine dayanılarak şikayetin reddine karar verilmesinin yerinde görülmediği-
İcra müdürlüğünün tescile hazırlık işlemi olarak tedbir kararının etkisini, tasarrufun iptali davasında tedbire karar veren mahkemeden sormasının olağan olduğu ve bunun için talep de şart olmadığı-
İtirazın iptali davasının konusunu icra takibine konu edilen kira alacaklarının oluşturacağı, dava dilekçesinde, takip talebindeki gibi bir kira ilişkisi ve kira alacağından bahsedilmeden, davalının fuzuli şagil olduğu belirtilerek, davacının ecrimisil alacağına binaen itirazın iptali isteminde bulunulamayacağı- Ecrimisilde bir malın hak sahibinin izni ve rızası dışında kötü niyetli olarak işgal ve kullanımından kaynaklanan bir tazminat söz konusu iken, kira ilişkisinde kiralayan ile kiracının karşılıklı anlaşması ve belli bir bedel karşılığında malın kullanımı dolayısıyla bir alacak hakkının söz konusu olduğu- Takip talebine konu edilen kira alacağı ile davaya konu edilen ve bir tür tazminat niteliğinde olan ecrimisil hakkı tamamen birbirinden farklı hukukî niteliğe sahip olduğundan, mahkemece takip dayanağı olarak gösterilen kira sözleşmesi ve kira alacağı hakkında genel hükümler dairesinde sözleşme ilişkisi ve kira alacağının var olup olmadığı incelenerek, en nihayetinde mevcut olduğu sonucuna varılması durumunda itirazın iptaline karar verilmesi olanağının bulunmadığı- İtirazın iptali davasında, ecrimisil istemine konu taşınmazı cebri ihale ile edinen davacının taşınmazda fuzuli şagil olduğunu iddia ettiği davalıya ihtarnameyi göndererek taşınmazın tahliyesi ile ecrimisil talep ettiği dikkate alındığında, davalının ihalenin kesinleştiği tarih ile anılan ihtarnamenin tebliğ edildiği tarih arasındaki dönem için kötü niyetli zilyet kabul edilerek, ecrimisille sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı-
İcra müdürlüğünce dosyada bulunan paranın ödenmesinin icra takip işlemi mahiyetinde olmadığı- Taşınmazların ihalesi ve ihaleye ilişkin satış bedellerinin tahsili işlemi, iflasın ertelenmesi davası kapsamında borçlu şirket hakkında verilen tedbir ara kararından önce olup, satış bedellerinin hak sahibine ödenmesinin tedbir kararına aykırılık teşkil etmeyeceği-
İhalenin kesinleşmesi üzerine tescili yaptırmak isteyen davacının "tescil" müracaatı, tapu müdürlüğünce "taşınmaz, bölünemez nitelikte tarım arazisi olduğundan" reddedilmiş olup ret kararının iptali ve taşınmazın tescili talebiyle açtığı davanın "idari yargıda" görülmesi gerektiği- İdare mahkemesinde açtığı iptal davası yargı yolu nedeniyle reddedilen davacı, adli yargı yerine gelerek bu davayı açmak zorunda kalmışsa da, ihalenin kesinleşmesi ile mülkiyet hakkını iktisap eden davacının tescil isteminin TMK’nın mülkiyet hükümlerine çözümlenmesi gereken bir ihtilaf içermediği- Davacının asıl amacının elindeki belgelerin tescil için yeterli olduğu kanaati ile idareye yaptığı müracaatın reddi nedeniyle bu olumsuz idari işlemin hukuka aykırı olduğu iddiası ile iptalini sağlamak olduğu- İdarenin kamu hizmetinin yürütümü sırasında tesis ettiği işlemin hukuka aykırılığı ileri sürüldüğünden, ilgili kararın yerindeliğinin İYUK. mad. 2/1-a kapsamında değerlendirilmesi gerektiği- "Cebri icra ihalesi ile mülkiyet kazanıldığı hâlde, buna uygun tescil işlemi yapılmadığı için tapu sicilinin doğruyu yansıtmadığı iddiası ile sicildeki mülkiyetin düzeltilmesi için açılan davada, taşınmazın davacı adına tescil edilip edilemeyeceğini inceleme görevinin TMK hükümlerine göre adli yargının görevinde olduğu" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı takibin kesinleşmesi sonrasında dava konusu taşınmazın alacağa mahsuben ihale edildiği, ihaleden sonra 7 günlük sürenin geçtiği ve taşınmazın tapuda alıcı adına tescilinin de tamamlandığı, bu aşamada icra müdürünün İİK.nun 135/2. maddesi gereğince tahliyeye yönelik işlem yapmasının yasaya uygun olduğu, İhale tarihinden itibaren 7 günlük süre geçtikten sonra ihalenin feshinin istenmesi, icra müdürünün İİK.nun 135/1. maddesine göre oluşan koşulları dikkate alarak tahliye emri göndermesine engel olmadığı-
8. HD. 13.10.2020 T. E: 2018/5086, K: 6118-
İhalenin kesinleşmesi ve taşınmazın borçlu ya da üçüncü kişi tarafından işgal ediliyor olması durumunda ihale alıcısının tahliye emri gönderilmesini talep etmesi halinde icra müdürlüğünce tahliye emrinin gönderilmesinin zorunlu olduğu- "Taşınmazın müşterek (paylı) mülkiyete konu olduğu gözetilerek, ancak pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmak koşulu ile sadece ihalede satılan borçlu hissesi için İİK’nun 135. maddesinin uygulanma imkanı olabileceği" gerekçesi ile istemin reddinin hatalı olduğu-
İcra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcının, o taşınmazın mülkiyetinin kazanmış olduğu- Mülkiyeti kazanan ihale alıcısının, ihale gününden itibaren taşınmazın işgal eden kişiden 'ihtar göndermesine gerek olmadan' ecrimisil isteyeceği-