Yasal dayanağı 506 sayılı Kanun’un 79/8. maddesi olan hizmet tesbiti davalarında, öncelikle; davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediğinin, ya da çalıştıklarının Kurum'ca tesbit edilip edilmediğinin yöntemince araştırılmasının gerekeceği, bu yasal koşul oluşmuşsa, işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığının, kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığının eksiksiz bir şekilde belirlenmesi, daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğunun özel bir duyarlılıkla araştırılmasının gerekeceği-
Hizmet tespitine ilişkin davalarda, iş yerinin her türlü belgelerinin incelenmesinin yanında, ücretin sigortalı olmanın koşulu sayıldığı durumlarda ücret alma olgusunun varlığının özellikle saptanmasının gerektiği-
Yurtdışında tedavi için aranan koşulların yerine getirilmemesi durumunda sigortalının, ancak yurtiçi tedavi giderleri kadar masraf talep edebileceği-
Kuruma bildirilmeyen hizmet tesbiti davasında, davacının hizmet akdi ile çalıştığının her türlü delille isbatlanabileceği-
Sigortalılığın tesbiti davasında, işten ayrılma tarihi ile yeniden aynı işyerine girme tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmemiş olmasının gerektiği-
Sigorta kapsamına girmeyen işlerde yapılan çalışmaların hükmen tesbitinin istenemeyeceği, söz konusu çalışmalar karşılığında prim kesilmiş olmasının dahi bu durumu değiştirmeyeceği-
Kurum tarafından verilen idari para cezasına yapılacak itirazın, sulh ceza mahkemesince incelenmesinin gerektiği-
Sigortalı hizmetin aidiyeti davasında gerek SSK'da gerek işveren yanında bulunan ve davacının imzası ve fotoğrafını içeren işe giriş bildirgesi, ücret tediye bordrosu gibi belgeler getirtilip imzanın ve fotoğrafın davacıya ait olup olmadığının incelemesi yapılmasının ve sonucuna göre karar verilmesinin gerektiği-
Çalışma süresinin tesbitine yönelik davaların, kamu düzenine yönelik olduğu, hakimin görevi gereğince gerçeği saptamak yönünden, delillerini resen toplamakla görevli ve zorunlu olduğu, işyerinin varlığından söz edebilmek için, işyerinin Sosyal Sigortalar veya Bağ Kur Kanunları kapsamında olmasının veya kapsama alınacak nitelikte bulunmasının, yürürlükte bulunan mevzuatın zorunlu bir sonucu olduğu-
Limited şirkette vekalet akdi ile çalışan kurucu ortağın son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde bağ-kur sigortalılığı fazla olduğundan ölüm aylığının bağ-kur tarafından bağlanmasının gerekeceği-