Dayanılmayan vakıaya ilişkin delil bildirilmesi için ön inceleme aşamasında verilen süre sonuç doğurmayacağından, mahkemece, usulüne uygun şekilde ileri sürülmeyen ve çekişmeli olarak belirlenmeyen (HMK m. 137, 140/3, 187) vakıalar esas alınarak davalıya kusur yüklenemeyeceği- Davalı erkeğin mahkemece belirlenen ve temyiz edilmeyerek kesinleşen kusurlu davranışları yanında ayrıca eşine hakaret ettiği anlaşıldığından, bu hale göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin tamamen kusurlu olduğunun kabulünün gerektiği- Davalı erkek boşanmaya sebep olan olaylar tam kusurlu olup gerçekleşen kusurlu davranışları aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı da teşkil ettiği için davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği- Davacı kadın dava dilekçesinde ve cevaba cevap dilekçesinde yoksulluk nafakası yönünden bir beyanda bulunmadığından, süresi içerisinde yapılmayan talebin iddianın ve savunmanın genişletilmesi niteliğinde olduğu-
2. HD. 21.06.2018 T. E: 2016/18641, K: 7900-
2. HD. 21.06.2018 T. E: 2016/19452, K: 7896-
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre, tarafların dava veya cevap dilekçelerinde iddiasının/savunmasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini ve iddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceğini açıkça göstermek zorunda olduğu, davalı kadının cevap dilekçesinde herhangi bir delile dayanmadığı halde, mahkemece davalı kadının tanıkları dinlenerek davacı erkeğe kusur yüklenmesinin doğru olmadığı, gerçekleşen bu duruma göre, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekeceği- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği, tam kusurlu kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilemeyeceği-
2. HD. 20.06.2018 T. E: 2016/19191, K: 7761-
Davacı-karşı davalı erkeğin mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurları yanında davalı-karşı davacı kadının eşine "Şerefsiz, sen adam değilsin, erkek değilsin" şekline hakaretler ettiğinin; ancak boşanmaya sebebiyet veren olaylarda netice itibariyle erkeğin yine de ağır kusurlu olduğunun anlaşıldığı- Davalı-karşı davacı kadının usulünce ekonomik ve sosyal durumunun araştırılarak, sigortalı olarak çalışıp çalışmadığı, sürekli ve düzenli gelirinin bulunup bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin, işten ayrılmış ise işten ayrılış nedeninin belirlenmesi, gerçekleşecek sonucuna göre yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekeceği-
2. HD. 19.06.2018 T. E: 2016/20057, K: 7530-
2. HD. 19.06.2018 T. E: 2016/20120, K: 7666-
2. HD. 07.06.2018 T. E: 2016/17659, K: 7472-
Davalı erkeğin süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesi ile davacı kadına kusur isnat edemeyeceği gibi, süresinde bildirilmeyen delilleri ve tanıkları esas alınarak davacı kadına kusur yüklenemeyeceği, bu durumda davalı erkeğin mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekeceği- Davalı erkek boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda tamamen kusurlu olup, bu kusurlu davranışların aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder nitelikte olduğu, kadın yararına Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2. maddesi koşullarının oluştuğu, kusurun ağırlığı tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile, hakkaniyet kuralları gözetilerek uygun miktarda maddi ve manevi tazminat verilmesi gerekirken bu taleplerin reddinin doğru bulunmadığı- Davacı kadının usulünce ekonomik ve sosyal durumu araştırılarak; sürekli ve düzenli çalışıp çalışmadığı, işten ayrılmış ise kendi isteği ile ayrılıp ayrılmadığı ve nedeni, çalışıyor ise elde ettiği gelirin miktarı itibarıyla bu gelirin kendisini yoksulluktan kurtarıp kurtarmayacağı araştırılarak kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, yoksulluk nafakası yönünden de eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu-