Davacının bir iş yerinde düzenli olarak çalıştığı, davalıdan daha fazla gelirinin bulunduğu; boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği-
Tarafların karşılıklı olarak birbirlerine fiziksel şiddet uygulayıp, hakaret ettikleri, kocanın ayrıca eşini ortak konuttan kovduğu, davalı kadının da birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşıldığından, boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerektiği- Davalı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında hüküm kurulmamasının isabetsiz olduğu-
Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava haklarının, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağı, maddi hukuktan kaynaklanan bir savunma aracı olan zamanaşımıdef’inin, ancak taraflarca ileri sürülmesi halinde dikkate alınabileceği, aksi takdirde hâkim tarafından kendiliğinden dikkate alınamayacağı-
Davacı kadının sabit işi ve düzenli bir geliri bulunduğundan, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği-
Kadının tedbir nafakası istemine ilişkin davası hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerektiği- Kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı kadının eşine sürekli hakaret ettiği ve "ben babamın dırdırından kurtulmak için evlendim" dediği, davalı kocanın ise davacı kadınla birlikte yaşamak istemediğini söylediği, bu nedenle, boşanmaya neden olan olaylarda davacı kadın daha ziyade kusurlu olduğundan lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Davacı kadının, fabrikada işçi olarak çalıştığı, düzenli gelirinin bulunduğu, davalı kocanın ise herhangi bir işinin, malvarlığı ve gelirinin bulunmadığı, anlaşıldığından, davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddine karar verilmesi gerektiği- Davacının boşanma talebi ile ziynetlere ilişkin talebinin tamamen kabulüne karar verildiği halde, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Tarafların her ikisinin de çalışarak düzenli ve sabit gelire sahip olduğu; gelirlerinin birbirine yakın olduğu, bu durumda, davacı-davalı kadının boşanma sonucu yoksulluğa düşeceğinden söz edilemeyeceği-
Davalı kadının eşinin önceki evliliğinden ergin olmayan çocuklarına şiddet uygulamasına ve kötü davranışlarına karşılık davacı kocanın da eşine şiddet uygulayıp birlik görevlerini yerine getirmediği, boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu- TMK. mad. 185/3. ve 186/3. uyarınca, dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği- Eşit kusurlu bulunan düzenli ve sürekli geliri bulunmayan boşanmakla yoksulluğa düşecek olan davalı kadın yararına uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği-
Davacı kadının çalıştığı, sürekli ve düzenli gelirinin bulunduğu ve tarafların gelirlerinin eşit olduğu anlaşıldığından, yoksulluk nafakası şartlarının oluşmadığı-