Benzer ekonomik duruma sahip olan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği-
Davacının asgari yaşam gereksinimlerini karşılamaya yeterli, düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğu, davalının da özel bir firmada işçi olarak çalıştığı ve asgari ücret seviyesinde gelirinin olduğu, tarafların mali güçlerinin yaklaşık birbirine denk olduğundan davacının boşanmakla yoksulluğa düşeceğinden söz edilemeyeceği-
Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadın daha ağır kusurlu olmayıp, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinden bahisle davacı kadın yararına yoksulluk nafakası takdiri gerekeceği-
Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası ile boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında maddi-manevi tazminat miktarının arttırılmasına, davacı kadın ve davacı kadın yanında kalan müşterek çocukları yararına tedbir nafakasına hükmedilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Yoksulluk nafakası ve tazminat isteğinden feragat halinde nafaka ve tazminat şartları oluşsa da yeniden istenemeyeceği-
Kocanın kendi kusurundan kaynaklanan sebeple işten çıkartılmış olmasının, onu nafaka yükümlülüğünden kurtarmayacağı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşen davalı-davacı kadın yararına yoksulluk ve tedbir nafakası takdir edilmesi gerekeceği-
Davalıya atfedilen kusurların, tarafların evlenmelerinden önceki nikahsız yaşadıkları döneme ait olup, evlenmeden önceki olaylara dayanılarak boşanma kararı verilemeyeceği; davalının " kocam yaptı" dediği vücudundaki darp izlerinden dolayı davacı kusurlu ise de, davalının davadan sonra eşine elektronik ortamda gönderdiği iletilerin içeriğinden, kocasını affettiği veya en azından hoşgörüyle karşıladığının kabulü gerekmesi karşısında, artık davacıyı kusurlu saymak olanağının olmadığı- Davalının kusurlu olmadığı, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı anlaşıldığından davalı yararına uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği-
Davacı ve davalının gelirlerinin birbirine yakın olduğu ve de başkaca malvarlıkları olmadığı anlaşıldığından, boşanmayla yoksulluğa düşmeyecek davacı yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği-
Davacı-davalı kadın yararına fazla hükmedilen yoksulluk nafakası yerine hakkaniyet ilkesi gereğince, daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği-