Borçlu ile üçüncü kişinin birlikte bulunduğu yerdeki taşınırlara haciz konulması üzerine istihkak davasının, taşınırlara ilişkin adına fatura düzenlenmiş olan kişi tarafından açılabileceği–
Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar esas karar olduğundan, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerektiği–
İcra mahkemesince; açıldığı bildirilen dava konusu araca yönelik satışın iptali için açılan davanın sonucunun beklenmesi gerekeceği–
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun harçtan bağışık olduğu-
İstihkak davası devam ederken davacının «istihkak davasından doğan hakları saklı kalmak koşuluyla» takip konusu borcu ödemiş ve alacaklının alacağını tahsil etmiş olması halinde; yargılamaya devam edilerek, deliller toplanarak ve işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği (Bu durumda «takip konusu borç ödendiğinden davanın konusu kalmadığından davanın reddine» ya da «davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına» şeklinde karar verilemeyeceği)–
Üçüncü kişinin huzurunda yapılan hacizden sonra veya yokluğunda yapılan haciz işlemini öğrendikten sonra yedi gün içinde icra müdürlüğüne başvurarak önce «istihkak iddiası»nda bulunmadan, doğrudan doğruya icra mahkemesinde istihkak davası açabileceği–
«Hayatın Olağan Akışına Aykırı İddialar»
İstihkak davasının «davalı»sının takip alacaklısı olduğu, ancak dava dilekçesinde hataen alacaklının yanlış gösterilmiş olmasının davanın reddine neden olmayacağı, HUMK. 80 (şimdi; HMK. 183) uyarınca, maddi hataya dayalı yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün olduğundan davanın gerçek alacaklı huzurunda görülmesi gerekeceği, bu durumda davacıya gerçek alacaklıyı davaya katılması için süre verilmesi gerekeceği–