Menfi (olumsuz) tesbit konulu -menfi (olumsuz) tesbit davası sonucunda- davanın kabulüne/reddine ilişkin kararların, kesinleşmeden infaz edilemeyeceği, ilamda yer alan eklentilerinde aynı kurala tâbi olduğu (yani; ilamda yazılı «tazminat» ve «yargılama giderleri»nin de ilamın kesinleştiği tarihte muaccel olacağı ve bu tarihten itibaren bunlara faiz yürütülebileceği ve infaz edilebileceği)–
«İstihkak davasının kabulüne» ilişkin ilâmın kesinleşmeden uygulanamayacağı-
İpotekle temin edilmiş para alacağına ilişkin ilâmın, kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği–
İlâmda -oran gösterilmeden- ticari faize hükmedilmiş olması halinde, temerrüt faizinin «Merkez Bankasının kısa vâdeli krediler için öngördüğü avans (reeskont) faiz oranına göre» hesaplanması gerekeceği–
Kiralayanın, kesinleşen kira tesbit kararına dayanarak kiracıdan -kararda ayrıca bir hüküm bulunmasa dahi- geçmiş (işlemiş) kira alacağı için, ait olduğu aydan itibaren faiz isteyebileceği–
Borcun aslı takip konusu yapılmadan eklentilerinin (gecikme faizinin, gecikme zammının) takip konusu yapılması halinde doğan uyuşmazlığın icra mahkemesinde (tetkik merciinde) çözümlenemeyeceği (Bu durumda, icra mahkemesince «tetkik merciince» ‘görevsizlik kararı’ değil, ‘alacaklının itirazın kaldırılması isteğinin reddine’ ya da ‘borçlunun itirazının kabulüne’ şeklinde karar verilmesi gerekeceği)-
Hüküm fıkrasında ayrıca yer almadıkça, ilâmın gerekçesinde belirtilmiş dahi olsa hüküm tarihinden önceki dönem için temerrüt faizi istenemeyeceği–
Olumsuz (menfi) tesbit davalarının kabul veya reddine ilişkin kararların kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı–
İlâm alacaklılarının birlikte veya ayrı ayrı takipte bulunabileceği–