İdari yargının, ancak edayı içeren ilamlarının icra dairesinde ilamlı takibe konu edilebileceği- Mahkemece yapılan tavzihin, hükmü eda içeren bir ilam haline dönüştürmeyeceği-
? İcra takibine dayanak yapılan ilamda lehine men-i müdahale ve kal kararı verilen tapu kaydına göre taşınmazın 08.02.2008 tarihi itibariyle maliki olmayıp; 08.02.2008 tarihinden sonra eski malikin ilama dayanarak takip yapma hakkı ve takipte sıfatı bulunmadığı, bu tarihten sonra men-i müdahale ve kal yönünden ilamın infazını yeni malikin isteyebileceği-
Alacaklı, "para borcuna veya teminat verilmesine dair ilam"a dayalı olarak ilamsız icra takibi yapamayacağı-
Hükmün infazı için kesinleşmesi gereken hallerde, ilamda yer alan eklentiler de ilamın kesinleştiği tarihte istenebilir hale geleceğinden, faizin, kararın kesinleşme tarihinden itibaren hesaplanması ve itirazın bu kurallar çerçevesinde değerlendirilmesi gerekeceği-
“...30.000 USD miktarlı çekin 23.627,75 USD miktarı yönünden davacının davalılarına borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin 6.372,25 USD miktarı yönünden davanın reddine” şeklinde karar verilmiş olan ilamın, hüküm bölümü itibariyle bir edayı içermediğinden, ilamlı takibe konu yapılamayacağı-
? Takip dayanağı ilamda faizin başlangıcı konusunda bir hüküm bulunmaması halinde karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği-
Kamulaştırmasız elatma fiilini 04.11.1983 tarihinden önce ve tazminat ilamının karar tarihini 30.06.2010 tarihinden sonra olması halinde bu tarihte yürürlüğe giren 2942 sayılı kamulaştırma kanunun geçici 6. maddesi, 04.11.1983 tarihinden ve tazminat ilamının karar tarihinin 25.02.2011 tarihinden sonra olması durumunda ise bu tarihte yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanunun geçici 2. maddesi hükmünün uygulanması gerekeceği-
Kararın iptali istemli davada, Hakem Heyeti kararı belirsiz olup herhangi bir miktar belirtilmediğinden, kararın infaz edilmesinin mümkün olmadığı, ancak tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebileceği; davacının eldeki davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığı-
Kamulaştırmasız el atma ilamlarında ilamın kesinleştiği tarihe kadar geçen dönem için ilam uyarınca yasal faiz, kesinleşme tarihinden sonraki dönem için ise, 17.10.2001 tarihinde yürürlüğe giren 4709 sayılı Kanunla Değişik Anayasa'nın 46/son maddesi hükmü uyarınca, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanması gerekeceği-