6111 sayılı Kanun kapsamında borcunu kabul eden ve ödeme yapan davalının daha sonra vekalet ücreti ve yargılama giderini takibe koymasının 6111 sayılı Yasa'ya aykırı olduğuna ilişkin düzenlemenin, Mahkemece takip dayanağı ilamın tebliğ tarihi araştırıldıktan sonra, tebliğ tarihi 6111 sayılı Yasa'nın yayım tarihinden sonra olduğu takdirde somut olaya uygulanabileceği-
Borçlunun, Yargıtay'ın düzelterek onama kararı üzerine faiz başlangıcının önceki bir tarihe çekilmesi neticesinde meydana gelen faiz farkının yanlış hesaplanarak, olması gerekenden fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup, bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebileceği-
3095 sayılı Yasa'nın 2/2. maddesinde düzenlenen faiz oranı, avans faiz oranı olup, takibe dayanak ilamda reeskont faizin uygulanmasından da bahsedildiği, dayanak ilamda hükmedilen faiz türünün ne olduğu açıklığa kavuşturularak karar verileceği-
İİK'nun 32. maddesi gereğince; para borcuna dair olan ilam icra dairesine verilince icra memuru borçluya bir icra emri tebliğ edeceğinden, İİK'nun 32 ve devamı maddelerinde icra emrinin tebliği sırasında takibe dayanak belgelerin eklenmesi yönünde yasal bir düzenleme olmadığından, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Hüküm içeriğinin aynen infazı zorunlu olduğu ve ilamın infaz edilecek kısmının yorum yoluyla belirlenemeyeceği, bu nedenle hüküm fıkrasının hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça yazılmasının zorunlu olduğu-
Mahkemece şikayetin, bozma sonrası verilen karara göre esasına girilerek incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının İdare'ye yazılı başvuru yaptıktan sonra, İYUK 28/1 maddesinde belirtilen 30 günlük süre içerisinde ödeme yapılmaması üzerine takip başlatabileceği-
Bilirkişinin temin ettiği ve hangi faiz oranı olduğu belirtilmeden yaptığı hesaplama kabul edilerek hüküm kurulamayacağı-
Mahkemece yeniden bilirkişiden Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde usulünce hazırlanmış rapor alınarak sonuca gidilmesi yerine, hatalı rapora dayalı olarak hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
İlamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu ve hükmün içeriğinin aynen infazı zorunlu olup, dar yetkili icra mahkemesince yorum yolu ile sonuca ulaşılamayacağı-