Borçlunun adreste bulunup bulunmadığı araştırılıp, tespit ve tevsik edilmeden "daimi çalışana" yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu- Usulüne uygun tebligat bulunmaması halinde, HMK'nun 33. maddesi gereği, hukuki tavsif hakime ait olacağından, borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunması ile bağlı kalınmaksızın, tebligatın usulsüzlüğü ve Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği, tebliğ tarihinin belirlenmesi yoluna gidilmesi gerektiği-
Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair başvuru öğrenme tarihi olarak belirtilen tarihten yedi gün sonra yapıldığından şikayetin süre aşımından reddi gerekeceği-
Taşınmaz kıymetinin, kıymet takdirine itiraz yargılamasından sonra şikayetin kabulüne karar verilip, icra müdürlüğünce alınan rapordan daha düşük değerin tespitine karar verilerek, mahkeme kararının gerekçesi ile hüküm kısmı arasında çelişki meydana getirildiği ve kararın gerekçesinin, hüküm kısmına açıkça aykırılık teşkil ettiği görülmekte olup, icra müdürlüğünce, bu kararda belirtilen değer esas alınarak satış yapılmasının hatalı olduğu- Şikayetçi borçlunun, süresinde kıymet takdirine itiraz etmediği düşünülse de, icra müdürlüğünce alınan kıymet takdirinin satışa esas alınmadığı, kıymet takdirine itiraz sonucu alınan raporun satışa esas alındığı, beyanı alınan komşunun imzasının alınmadan ve imzadan imtina etmişse bu husus tebliğ mazbatasına yazılmadan şikayetçi borçluya yapılan satış ilanı tebligatı usulsüz olduğundan, şikayetçi borçlunun, satışa esas alınan kıymet takdirinden, satış ilanı tebliği ile haberdar olmadığı- Borçlunun, bu hususlarla birlikte satışın durdurulması talebi ile icra mahkemesine şikayette bulunduğu da görüldüğünden, ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebliğ memuru, muhatabın adreste bulunmama sebebini, borçlunun adresinden geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığını, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğini, dönecekse ne zaman döneceğini tevsik etmeden "dışarı gittiği" açıklaması ile yetinerek muhtara tebliğ ve 2 nolu fişin kapıya yapıştırılması ile tebliğ işlemini tamamlamış ve ayrıca, haber bırakılan komşunun kim olduğu açık bir şekilde tespit edilmeyerek, sadece imzadan imtina ettiğine ilişkin bir açıklama yazıldığı görüldüğünden, bu durumda anılan tebligatın, bu hali ile tebligatın usulsüz olduğu- Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunuyorsa, tebligatın bizzat muhatabın kendisine yapılması gerekmekte olup, Tebligat Kanunu'nun 16. maddesinde yazılı şartlar oluşmadan yapılan tebligatın usulsüz olduğu-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebliğ mercinin, tebligat mazbatasında, tebliğin TK'nun 21/2. maddesine göre yapılması yönünde düşülmüş bir şerhi bulunmadığından tebliğ memurunca doğrudan TK'nun 21/2.maddesine göre yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebliğ memuru tarafından, muhatap avukatın adreste bulunup bulunmadığı araştırılarak tespit edilmediğinden tebliğ işleminin usulsüz olduğu- Vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebliğ mercinin, tebligat mazbatasında, tebliğin TK'nun 21/2. maddesine göre yapılması yönünde düşülmüş bir şerhi bulunmadığından tebliğ memurunca doğrudan TK'nun 21/2.maddesine göre yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu- İhalenin feshini ilgililerin ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebileceği, satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet süresi ıttıla tarihinden başlayacağı; bu müddetin ihaleden itibaren bir seneyi geçemeyeceği-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebligat mazbatasında; muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği tevsik edilmediğinden tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
Tebligatı alan kardeşiyle birlikte aynı çatı altında yaşamadıklarını ileri süren borçlunun bu iddiasının araştırılması gerektiği- Tebligat parçasında yazılı olan hususun aksinin her türlü delille ispatlanabileceği-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebligatta bilgisine başvurulan ve haber verilen komşunun ismi alınmadan tebliğ işleminin usulsüz olduğu- Borçlunun satışa hazırlanabilmesi, kendince gerekli duyuruları yapabilmesi ve daha fazla müşteri bulabilmesi için satış ilanının borçluya satıştan makul bir süre önce tebliğ edilmesi gerektiğinden, satış tarihinden 6 gün önce yapılan tebliğin makul süre olarak kabul edilemeyeceği-