Hükmi şahıslara (tüzel kişilere) yönelik tebliğlerin bunların yetkili temsilcilerine, temsilciler birden fazla ise yalnız birine yapılabileceği (Teb. K. 12)–
Teb. K.’nun 20. maddesine göre tebligat yapılabilmesi için “adreste birinin bulunması” ve “kendisine tebligat yapılacak kişinin muvakkaten başka bir yere gittiğinin belirtilmiş olması” gerekeceği–
Tebligat Kanununun 17. maddesine göre ‘muhatabın daimi çalışanlarından birisine’ yapılan tebligatın geçerli olacağı, buna karşın ayrıldığı işyerinde, iş arkadaşına yapılan tebligatın usulsüz olacağı–
Borçlu adına borçlunun konut adresinde, borçlunun eşine yapılacak tebligatın, Tebligat Kanununun 16. maddesine göre yapılacak tebligatın uygun bulunacağı–
Tebligat Kanununun 35/I maddesine göre tebligat yapılabilmesi için, muhataba daha önce aynı adreste usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olmasının zorunlu olduğu–
Diğer takip borçlusunun eşi olan şikayetçi borçluya, tarafların müşterek adreslerinde yapılan icra emri tebligatının, Tebligat Kanununun 39. maddesi uyarınca geçersiz olacağı–
İİK 153. maddesine göre düzenlenen muhtıranın, tasfiye memurları yerine, şirketin eski ünvanına ve adresine çıkartıldığı, iade edilmesi üzerine de 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği, yapılan tebligatın usulsüz ve dolayısıyla geçersiz olduğu-
Tebliğ memuru tarafından muhatabın nerede olduğu sorulmuşsa da komşusunu beyanı alındıktan sonra imzalattırılmamış, imzadan kaçınmış ise bu durum yazılı olarak tutanağa geçirilmemiş olduğundan yapılan tebligat işleminin, Tebligat Kanunun 21. maddesine uygun sayılmayacağı–