Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte icra emrinin borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresine tebliğe gönderildiği, muhatap adresten ayrıldığından tebliğ evrakının tebliğ edilemeden iade edildiği görüldüğünden borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresine doğrudan satış ilanı tebligatının yapılmasında usul ve yasaya uymayan bir yön bulunmadığı-
Tebligat Kanunu'nun 12. maddesi gereğince ticaret şirketi yetkili temsilcisinin tebliğ yerinde hazır olmaması halinde, tebligatın tüzel kişinin o yerdeki memur ve müstahdemlerinden birisine yapılması gerekeceği; borçlu şirkette çalışmayan kişiye yapılan tebligatın geçerli olmayacağı-
Okur-yazar olmayan bir kişinin imza atamayacağının kabul edilemeyeceği-
Tebligat Kanunu'nda ilana ilişkin 28. madde ve Tebligat Tüzüğü'nün 46. maddelerindeki hükümlere uyularak çok yönlü araştırma (resmi ve nüfus müdürlüğü gibi yerlerden) yapılarak, bundan sonuç alınmaması halinde ilanen tebliğe gidilmesi gerekeceği-
Finansal kiralama sözleşmesinin 32. maddesine de dayanılarak gerekçe oluşturulmuş ise de, noterde düzenlenmiş olan finansal kira sözleşmesinde belirtilen adres, "resmi mercilere bildirilen adreslerden" olduğundan bu adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince tebligat yapılabileceği-
Tebligat yapılacak borçlunun adreste bulunup bulunmadığı belirtilmeden yapılan tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 17.madde ve Tebligat Tüzüğü'nün 23.maddede gösterilen şartlara uygun olmadığı-
Borçlu M. K. adına gönderilen ödeme emri tebligatının, muhatabın adreste bulunup bulunmadığı belirlenmeden daimi işçisi M. A.'a tebliğ edilmiş olmasının 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesine aykırı olduğundan usulsüz olduğu-
Avukatlık Kanunu’nun 41., Tebligat Kanunu’nun 11. ve HMK’nun 73. maddesi gereğince; vekille takip edilen dava ve takiplerde her türlü tebligatın vekile yapılması gerekeceği ve bu durumda, icra emrinin vekile tebliği zorunlu ve yeterli olup, ayrıca borçlu asile tebliğ edilmesi gerekmediğinden, asile çıkarılan tebligatın usulüne uygun olmaması sonuca etkili olmadığı- Muhatabın tebliğ sırasında orada bulunmadığı saptanmadan tebligat yapılamayacağı-
Adreste bulunan ve isim vermeyen kişinin şikayetçi borçlu olduğuna dair tebligatta başkaca bir bilgi bulunmadığından, Tebligat Kanunu'nun 21., Tebligat Tüzüğü'nün 29 ve 30. maddelerine göre usulüne uygun olarak yapılmış bir tebligattan söz edilemeyeceği-
Ödeme emrinin tebliğ edildiği adresin bildirildiği, ipotek akit tablosunun düzenlendiği Tapu Sicil Müdürlüğü, Tebligat Kanununun 35/son maddesinde sayılan kurum niteliğinde olduğundan, ipotek akit tablosunda yer alan adrese söz konusu maddeye göre tebligat çıkarılmasında yasaya uymayan bir yön olmadığı-