Muhatabın tevziat saatinden sonra adrese dönmeyeceği tebligat parçasından ve borçlunun icra mahkemesine ibraz ettiği otobüs biletlerinden anlaşıldığından, tebligatın Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre yapılmasının usulsüz olduğu-
Şikayetçi 3. kişiye gönderilen haciz ihbarnamesinin, “bu kişinin adreste bulunmama nedeninin belirtilmemiş olması ve ayrıca adresten geçici olarak ayrıldığı” nın da bildirilmemiş olması nedeniyle, yapılan tebligat işleminin geçerli olduğunun kabul edilemeyeceği-
Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ancak tebliğ işleminin muhatabı olan borçlu şirketin şikayet konusu yapabileceği-
“Gecikmiş itiraz”da, “tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş bulunması” söz konusu olduğu halde, “usulsüz tebligat” da, “tebligatın muhatabına usulüne uygun olarak yapılmamış olması”nın gerekeceği-
Takip dosyası incelendiğinde, borçlu şirkete, alacaklı vekili talebiyle ikinci kez gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği işleminin 7201 Sayılı Kanunu 12. ve 13. maddelerinde düzenlenen tüzel kişilere tebliğ yapılmasına ilişkin prosedüre uygun olmadığından usulsüz olduğu-
Takip talebi ve ödeme emrinde … A.Ş.’nin borçlu olarak gösterildiği ve yine ödeme emri tebligatının da anılan şirket adına çıkarıldığı görülmekte olup; 03/02/2010 tarihinde, takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde ise, beyanda bulunanın, borçlu şirket alt kiracısı olduğu belirtildiğine ve itiraz eden vekilinin, şikayetçi şirkete ait vekaletname ibraz etmediğine göre, borçlu şirketin takipten ve tebligattan haberdar olduğunun kabulü mümkün olmayacağından, bildirilen öğrenme tarihine göre, şikayet, yasal yedi günlük sürede yapıldığından esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu, şikayetinde ikametgah ve adresinin, ödeme emri gönderilen adresten farklı bir adres olduğunu iddia ettiğinden ve tebligatın çıkarıldığı adresin, kredi sözleşmesinde yazılı adres de olmadığı anlaşıldığından, borçlunun bu yöndeki iddia ve delilleri araştırılarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Muhatabın tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmediği hususları da tebliğ memurunca araştırılıp belgelendirilmemiş olduğundan ödeme emri tebligatının usulüne uygun olmadığı-
Tebligat tüzel kişinin yetkili temsilcisine yapılmamış ve sıralı kişilere yapılmışsa, bunun nedenlerinin açıkça ve ayrıntılı olarak tebligat mazbatasına yazılması gerekeceği-
7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun11., Avukatlık Kanunu'nun 41. ve HUMK'nun 62-68. (şimdi; HMK. 73-83) maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu-