Borçlunun, tebliğ tarihinin düzeltilmesi için öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük şikayet süresi içinde icra mahkemesine başvurması gerektiği-
Tebliğ anında şirkette yetkili olmadığı anlaşılan bir kişinin adreste bulunmadığından bahisle, orada bulunan başka bir kişiye yapılan tebligatın Tebligat Kanunu’nun 12. maddesine uygun sayılmayacağı-
Usulsüz tebliğden 18.02.2009 tarihinde haberdar olunduğunun beyan edildiği, usulsüz tebligata ilişkin şikayetin ise bu tarihten itibaren (7) günlük süre geçirildikten sonra yapıldığı anlaşıldığından şikayetin süre yönünden reddi gerekeceği-
İcra dosyasında borçlunun belirttiği tarihten daha önce takibi öğrendiğini gösterir herhangi bir bilgi ve belge de bulunmadığından haricen öğrenme iddialarının da değerlendirme kapsamına alınamayacağı-
Muhatabın adreste bulunup bulunmadığının tespiti yapılmadığından ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu-
Ödeme emrinin “borçlu ile aralarında husumet bulunan kişi”ye tebliğ edilmesinin, Tebligat Kanunu’nun 39. maddesine aykırı olacağından geçerli sayılmayacağı-
İncelenen pasaport fotokopilerinde, borçlunun 28.08.2009 tarihinde çıkış yaptığı, bundan sonra 21.3.2010 tarihinde yurda giriş yaptığı görülmekle kendisinin 4.1.2010 tarihinde Türkiye'de bulunmadığının, bu durumda da 21.maddeye göre yapılan tebligatın usulsüz olduğu-
Borçlu şirketin tebliğ tarihindeki yetkili kişileri tespit edilerek , tebligatın 7201 Sayılı Tebligat Yasasının 12 ve 13. maddeleri ile Tebligat Tüzüğü’nün 18. maddesi kapsamında usulüne uygun olup olmadığı saptanarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-