Taşınmazın borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olmasının zorunlu olduğu- TMK. 705 gereğince, tapu iptal ve tescil kararının kesinleşmesi sonucu mülkiyetin geçeceği- Tapu iptal ve tescil davasının kabulüne ilişkin kararın kesinleşmesinden (ve tescil işleminden) önce, dava konusu taşınmaz henüz tapuda borçlu adına kayıtlıyken taşınmaza haciz konulması halinde, tapu iptali ve tescil davası lehine kesinleşen üçüncü kişinin "haczin kaldırılmasına" ilişkin şikayetinin reddine karar verilmesi gerektiği- Maddi hataya dayanan bozma kararına uyulması usulü müktesep hak teşkil etmeyeceğinden, bozmaya uyulmasının davacı üçüncü kişi lehine usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı-
Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine konu taşınmaza ilişkin olarak açılan tapu iptali ve tescil davasının eldeki davanın davacıları ve mirasbırakanları lehine hüküm kurulduğu, bu hüküm tapuda infaz edilmemiş ise de mülkiyetin TMK'nin 705. maddesi gereği mahkeme kararı ile geçeceği ve söz konusu mahkeme kararının tapu kaydına şerh düşüldüğü sabit olmakla; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde satmayı vaad edenlerin kendilerine ait olmayan paylar bakımından davalı G.'ye yaptıkları satışa sonuç bağlanması mümkün olmayıp, davacıların payları bakımından yolsuz tescilin gerçekleştiği ve davalı G'nin iyiniyet iddiasında bulunamayacağı-
4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesi uyarınca taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olacağından, mahkemece ihale tarihiyle ecrimisil talep tarihi arası dönem için ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Ecrimisil alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapılarak taşınmazın ihalede satılmasından sonra "icra emrinin iptaline" karar verilmesi halinde, ihale sonucu yapılan tescilin hukuken geçerli bir sebebi kalmadığından "yolsuz tescil" niteliği taşıyacağı ve bu durumda taşınmaz bedelinin alacaklıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahallinde fen bilirkişisi, yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile yeniden keşif yapılması, taşınmazların fiilen hangi tarihten beri kim veya kimler tarafından hangi sebebe dayalı olarak kullanıldığının, kullanımın ne şekilde sürdürüldüğünün, çekişmeli taşınmazda tespit günü itibarı ile fiili kullanım bulunup bulunmadığının, var ise ne şekilde olduğunun, yerel bilirkişi ve tanıklardan etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan veren ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahallinde yapılan keşifte dava konusu taşınmazın tahsis tarihinden beri davacı tarafından kullanıldığı tespit edilmiş olup tahsis işleminin de geçerliliğini koruduğu anlaşılmakla davacıya tahsis edilen yer hakkında tescil hükmü kurulması gerekirken taşınmazın tamamının mülkiyetinin davacıya naklini sağlayacak şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı, öncelikle 36 No'lu Toprak Komisyonu kararına dayalı olarak hazırlanan harita veya krokinin araştırılması, bu krokiye istinaden kura sonucu davacıya tahsis edilen yerin saptanması, bu yerin ana taşınmazdan ifrazının mümkün olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre bir karar vermek gerekirken talebi aşan bir şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
4721 sayılı TMK'nun 705. maddesi ve Hukuk Genel Kurulu'nun kararı gereğince haciz tarihinde takipte taraf olmayan 3. kişi adına kayıtlı olan taşınmazın, borçlunun borcu için haczi mümkün bulunmadığından, somut olayda; satışa esas alınan kıymet takdirine esas haczin tapu sicil müdürlüğünce kaldırılan hacze ilişkin olduğu ve son hacze ilişkin yeniden kıymet takdiri yapılmadığı anlaşılmakla kaldırılan hacze dayalı kıymet takdiri esas alınarak ihalenin yapılması usulsüz olduğu gibi, taşınmazın satışa esas son haciz tarihinde borçlu adına tapuda kayıtlı olmadığı, takibin ve kaldırılan diğer tüm hacizlerin tarihlerinin tapu iptal tescil kararının kesinleşme tarihinden sonra olduğu da görülmekle, taşınmaz şikayetçi 3. kişi adına tapuda kayıtlı iken konulan son haciz ile de ihalenin yapılmasının usulsüz olduğu,
Tapu kaydında anataşınmazın niteliğinin ve bağımsız bölümün cinsinin tashihi istemi-