İhtiyati tedbir kararında İİK'nun 179/b maddesindeki sınırlamaların dikkate alınacağı ibarelerine yer verildiği, aynı maddenin 2. fıkrası son cümlesinin de madde kapsamına dahil olduğu ve ilgili cümlenin iflasın ertelemesi kararından önceki süreçte de uygulanacağı kanun metninden açıkça anlaşılmakla, borçlunun "takibin durdurulması ve takibe konu araçlar üzerindeki yakalamanın kaldırılmasını" talebi üzerine, icra müdürlüğünce "iflas erteleme dosyasında yapılan kıymet takdirinde rehinli araçların satış bedelinin dosya borcunu karşılamayacağının anlaşılması ve iflas erteleme kararında yer verilen İİK'nun 179/b maddesindeki sınırlamaların dikkate alınması hususu gereğince bir yıllık faizlerin borçlu tarafından teminatlandırılması halinde yakalamaların kaldırılmasına ve talebin reddine"  şeklinde verilen kararın yasaya uygun olduğu-
İİK. 89 uyarınca, haciz tebliğ yazısını alan üçüncü kişinin, artık borçluya ödeme yapamayacağı ve sadece icra dairesine ödemede bulunabileceği-  İflasın ertelemesi davasında verilen tedbir kararından sonra borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı alınarak, genel haciz yoluyla takip başlatıldığı ve İİK’nun 89/1 maddesine göre düzenlenen ihtiyati birinci haciz ihbarnamelerinin çıkarıldığı görülmekte olup tedbir kararı üçüncü kişinin haczedilen miktarı icra dosyasına ödemesine engelleyici nitelikte olduğundan, haciz ihbarnameleri tüm sonuçları ile birlikte kaldırılamayacağı; tedbir kararında açıkça ihtiyati hacizlerin kaldırılması belirtilmediği sürece ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceği- Alacaklının şikayetinin kısmen kabulü ile birinci haciz ihbarnamesinin kaldırılmasına ilişkin memurluk işleminin iptali ile haciz ihbarnamesi muhafaza tedbiri olduğundan haczedilen paranın icra dosyasına gönderilmesinin istenmemesine karar verilmesi gerektiği-
Bir alacağın işçi alacağı olduğunun kabul edilebilmesi için, ilamla hüküm altına alınmış olması ya da işçi alacağı olarak yapılan takibin itiraz edilmeksizin kesinleşmiş olması gerekeceği-
12. HD. 06.12.2016 T. E: 6885, K: 25001-
Asıl borçlu hakkında verilen tedbir kararının hem söz konusu kararın niteliği hem de zorunlu takip arkadaşlığı açısından sonuç doğuracağı-
İflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati tedbir kararından sonra doğmuş kira alacakları ile kiralanan yer ile ilgili ortak giderlerin tahsiline yönelik icra takiplerinin durdurulmadığı değerlendirilerek işin esasına yönelik inceleme yapılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Borçlu şirketin başvurusu üzerine icra müdürlüğünce, takibin durdurulması talebinin reddi ile “borçlu vekilinin satışın durdurulması talebinin satış aşamasında değerlendirilmesine, (satış ve muhafaza işleminin yapılmamasına)” denilmek sureti ile şikayete konu karar verildiğinden, mahkemece, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması ve takibe devam edilmesinde usulsüzlük olmadığı ve dosyada satış talebi bulunmadığı gibi icra müdürlüğünce borçlunun talebinin satış aşamasında değerlendirilmesine karar verilmiş olması nedeni ile borçlunun şikayette hukuki yararı bulunmadığından istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Asıl borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararının, hem söz konusu kararın niteliği gereği, hem de zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle ipotekli taşınmaz maliki yönünden sonuç doğurmayacağının kabulü mümkün olmadığı, iflas ertelenmesi davasında verilen tedbir kararı kapsamında İİK'nun 179/b maddesi gereğince, ipotek konusu taşınmazın satışı gerçekleştirilemeyeceğinden, mahkemece, ihalenin feshi isteminin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun halen faaliyetini yürüttüğü bu taşınmazdan tahliye edilmesinin, iflasın ertelenmesi talebinin amacına ve tedbir kararına aykırı olacağı-
12. HD. 17.11.2016 T. E: 30046, K: 23771-