İptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebileceği ve teminatın lüzum ve miktarının mahkemece takdir ve tayin olunacağı- Tasarrufun iptali davasına bakan mahkemece İİK'nun 281/1-2 maddesi gereğince değerlendirilme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, "ihtiyati tedbir talebinin kabulüne", "ihtiyati haciz talebinin reddine" şeklindeki kararın kendi içinde çelişkiye neden olacağı-
Mahkemelerce verilen kararların 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesinde (1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388. maddesi) belirtildiği üzere, her bir istek hakkında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakları sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermesi ve infaza imkan sağlayacak içerikte bulunması gerekeceği-
Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair, davacı ile davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde temyizi Yargıtay'da kabil olmak üzere verilen  karar açıkça okunup usulen anlatıldı " denilmekle yetinildiği davada, Hukuk Muhakemeleri Kanunun 297/2.  maddesinde gösterildiği şekilde hüküm sonucunu belirtmeyen böyle bir beyanla hükmün tefhim edilmiş ve hukuki varlık kazanmış sayılamayacağı-
Mahkemece son oturum tutanağında "davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine" denilmekle yetinildiği,hüküm sonucunu belirtmeyen böyle bir beyanla hüküm tefhim edilmiş ve hukuki varlık kazanmış sayılamayacağı-
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası-
Mahkemece, tarafların tüm delillerinin açıkça değerlendirilerek tedbirin hangi gerekçeyle reddedildiğinin karara yansıtılması gerekirken, yetersiz gerekçeyle hüküm kurulmasının, Anayasa'nın 2. maddesinde düzenlenen hukuk devleti ilkesini, HMK'nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkını ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkını ihlal edeceği-
Velayetin kullanılması kendisine kendisine verilmeyen eşin çocuklarla kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararlarının esas tutulması gerektiği-
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davası-
Tavzih yolu ile taraflara yüklenen borçların değiştirilemeyeceği- Kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olması mutlak bozma nedeni oluşturacağı-
Hüküm ile gerekçe arasında çelişki olması halinde HMK’nun 294 ve 297.maddeleri uyarınca hükmün bozulması gerekeceği-