Terditli davalardaki taleplerden biri asıl talep ikincisi fer'i talep olup, mahkemece asıl talebin esastan reddine karar vermedikçe, fer'i talebin incelenemeyeceği ve karara bağlanamayacağı-
İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesinin davacıların “ satışın durdurulması “ talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar vermemesinin HMK. nın 297/2 ve 359/2. maddelerine aykırı olduğu- Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf edenin/edenlerin bildirdiği istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, ancak hükmün, kamu düzeni açısından doğru olmadığı, ya da gerekçe açısından yanlış/eksiklik olduğu hususlarını karar gerekçesinde açıklayarak, gerekçeye uygun şekilde ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak yeniden karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, hem istinaf sebeplerinin reddine, hem de ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilerek şüphe ve tereddüt uyandıracak şekilde hüküm oluşturulmasının hatalı olduğu-
Borçlunun ileri sürdüğü tüm itiraz ve şikayet nedenleri incelenerek karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, asıl dava ile birleştirilen aynı mahkemenin ............... Esas sayılı dosyası hakkında 6100 Sayılı HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olarak hüküm kurulmamasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Mükerrer nüfus kaydının iptali istemli eldeki davada; mahkemece davanın kabulüne ilişkin kurulan hükmün yeterli nitelikte inceleme ve araştırmayı kapsayıp kapsamadığı, davalıların kayden anne ve babaları olarak görünen kişiler ve ayrıca gerçekte anne ve babaları olduğu belirtilen kişiler ile aralarında DNA incelemesi yapılmasının gerekip gerekmediği- Mahkemenin Yargıtay bozma ilamına uyulup uyulmadığı hakkında açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz usule uygun karar oluşturulması gerekirken usulün öngördüğü niteliklere haiz bulunmayan kısa kararın usule uygun karar niteliğinde olmadığı ve direnme kararının bu nedenle bozulması gerektiği-
Basit yargılama usulüne tabî olan pek çok dava ve işin sözlük anlamıyla “basit” davalar olmadığı- Nafakanın arttırılmasına ilişkin davada duruşma yapılarak inceleme yapılmasının zorunlu olduğu-
Mahkemece fazla çalışmaya ilişkin yapılan araştırmanın hüküm kurmaya yeterli olup olmadığı; buradan varılacak sonuca göre davacının işe giriş çıkışlarını kayıt altına alan meyer kayıt cihazının teknik bilirkişi marifetiyle ana merkez server kayıtları ve dosyadaki çıktılarla birlikte incelenerek üzerinde oynama yapılıp yapılmadığının tespitinin ve oynama yapıldığının tespit edilmesi hâlinde dinlenen tanık beyanları değerlendirilerek fazla çalışma ücreti alacağı ile sonucuna göre kıdem tazminatının hüküm altına alınmasının gerekip gerekmediği- Direnme olarak adlandırdığı kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmaması halinde kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevinin Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye ait olacağı-
Bozulan ilk karar ile direnme kararı arasında farklılık bulunduğundan yerel mahkemece usule uygun direnme hükmü kurulması için, işin esasına yönelik temyiz itirazları incelenmeden kararın usulden bozulması gerektiği-
Hüküm kısmında karar bilgilerinin yanlış yazılması isabetsiz ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığı-
Mahkeme tarafından kaleme alınan gerekçeli kararda, dava ve cevap dilekçeleri özetlenirken somut dosyayla ilgili olmayan başka bir dosyaya ait iddia ve savunmanın özetine yer verildiği, 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine uygun olarak dava ve cevap dilekçeleri özetlenmediğinin kabulü gerektiği kararda bu şekilde çelişki yaratılarak mahkeme kararlarının tereddüt doğurmayacak şekilde açık olması kuralına aykırılık oluşturulduğu anlaşıldığından kararın bozulması gerekeceği-