Soybağının reddine ilişkin davanın, aile mahkemesi olmayan yerlerde asliye hukuk mahkemelerince "aile mahkemesi" sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerektiği-
İşlemiş faize ve faiz oranına yönelik itirazda da bulunulduğundan, mahkemece bu hususta da bir değerlendirme yapılması gerektiği-
İmzaya itiraz ve ilgili icra takibinin durdurulması ve iptali isteminde bulunulması ile ilgili davada, mahkemece kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki meydana getirilemeyeceği- Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması bozma nedeni olduğu- Mahkemece , önceki kararlar ile bağlı olmaksızın çelişkinin giderilmesi için vicdani kanaatine göre yeni bir karar verilmesi gerektiği-
Davacının dava dilekçesinde alacak talebine konu edilen taşınmaza ilişkin alacak talebinde bulunduktan sonra bu talebinden vazgeçtiği anlaşıldığından, söz konusu taşınmaza yönelik olarak da mahkemece olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
Davalı vekili karara karşı yasal sekiz günlük süre geçtikten sonra ve fakat gerekçeli kararda bildirilen 2 haftalık süre zarfında istinaf yoluna başvurduğundan, hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı bakımından davalı vekilinin karar yönelik süresinde istinaf yasa yoluna başvurduğunun kabulü gerektiği-
Davacı 3. kişinin talebi istihkak iddiasına yönelik iken mahkemece dava dışı borçlunun talebine istinaden İİK.nun 33 ve 33/a maddesi uyarınca icra müdürlüğünün dosyasında takibin geri bırakılması gerektiğine ilişkin yazılı gerekçe ile hüküm kısmında davanın reddine, borçlu hakkındaki icranın devamına karar verilmekle, kısa kararla gerekçeli karar arasında aykırılık oluşturulduğu, kısa kararla gerekçeli karar arasındaki bu uyumsuzluğun mahkemelere olan güveni sarstığı-
Sözleşmenin iptali davası-
Tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmasının gerekli olduğu-
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı icra takibine karşı borçlunun asıl dosyada, "icra takibinin mükerrer olduğunu, ayrıca, takipte fahiş faiz oranı ve miktarının talep edildiğini" ileri sürdüğü, bilahare, adı geçen borçlunun alacaklıya karşı aynı takibe ilişkin icranın geri bırakılması istemiyle yaptığı başvuruyla ilgili eldeki asıl dosya ile birleştirme kararı verildiği, ancak mahkemece, sadece asıl dosya yönünden inceleme yapılarak şikayetin reddine karar verildiği görülmüş olup mahkemece, HMK. mad. 166 ve 297/2 uyarınca birleşen dosya hakkında da hüküm tesis edilmesi gerektiği-
Davacı müşterek malik tarafından ileri sürülen ihalenin feshi sebeplerinin gerekçeleriyle birlikte tek tek tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ileri sürülen fesih nedenleri irdelenmeden ve gerekçelendirilmeden, hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-