Davacı sefer ücreti talebinde bulunduğundan ve sefer primine ilişkin talebini açıkça ortaya koyduğundan sefer primi ücreti talebinin dava dilekçesinde ve fesih ihtarnamesinde belirtilen miktarla sınırlı olarak değerlendirilip sefer primi talebinin hüküm altına alınması gerektiği- Dava dilekçesinde ve ıslah talebinde kıdem tazminatı dışındaki alacak talepleri açısından temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edildiğinden, mahkemece dava/ ıslah tarihi ayrımı yapılmaması gerektiği- Hükmedilen miktarların net mi, yoksa brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında belirtilmesi ve infazda tereddüde yol açılmaması gerektiği-
Davacının ikramiye (ikramiye + ilave tediye) alacakları brüt ücret üzerinden hesaplanmış olsa da davacıya yapılan ödemeler net olduğundan, yapılan ödemenin bunu karşılayıp karşılamadığı, bakiye alacağının kalıp kalmadığının hesaplatılması gerektiği-
Davacı işçinin, işverenin diğer bir işçisine hakaret edip sataştığı delil ve beyanlarla sabit olup işverenin feshi haklı sebebe dayanıp, davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatı talebinin yerinde olmadığı- Davacının haftada 6 gün çalıştığı kendisinin de kabulünde olduğundan davacının hafta tatilini kullandığı açık olup bunun karşılığı ücrete hak kazanmadığı-
Hasta bakıcı olan davacının, olay günü bakım evinde kalan yaşlı ...'a kötü davrandığı ve hakaret ettiği dosya kapsamından anlaşılmakla, her ne kadar ceza yargılaması sırasında yaşlı ...'un konuşamaması sebebiyle beyanı alınamamışsa da davacının davranışı ve olayın oluş şekli kamera kaydı, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı ile ispatlanmış olduğundan feshin haklı sayılacağı, dolayısıyla kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddedilmesi gerektiği-
TBK. mad. 74. gereği olayla ilgili ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk hakimini bağlamayacağından davacı ve arkadaşlarının sahte faturalar ile gerçek hizmet alımı olmadan ödemelerin yapılıp, davalı yönünden davacıya karşı güven ilişkisinin kalmayıp davacının eyleminin doğruluk ve bağlılığa uymadığından işverenin feshi haklı nedene dayanıp işçinin kıdem-ihbar tazminatı taleplerinin yerinde olmadığı- Hükmedilen miktarın net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmediğinden hükmün hatalı olduğu-
Davacı-karşı davalı ile işveren arasında gerçekleşen tartışmada, işverenin hakaret içeren konuşmaları doğrudan işveren feshi olduğundan, davacı-karşı davalının kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı talebinin kabulüne, davalı-karşı davacının ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
İşverence kendisine ücretsiz izin verilmediği halde izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediği sabit olan davacının iş sözleşmesinin, işverence haklı sebeple feshedildiğinin kabulü dosyaya daha uygun düşeceğinden kıdem, ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine kabul edilmesinin hatalı olup bozmayı gerektirdiği - Dava tarihinden önce işverenin temerrüde düşürüldüğü iddia ve ispat olunmadığına göre, ihbar tazminatı ve fazla çalışma alacakları yönünden dava ve ıslah tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken, alacağın tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin isabetsiz olup ayrıca bozmayı gerektirdiği-
Davalı işveren davacının 10 gün devamsızlık yaptığını ve devamsızlık tutanaklarını tuttuklarını, iş akdinin davacının devamsızlığı nedeniyle haklı nedenle feshettiğini savunmuş ise de;devamsızlık tutanağı tanıklarından sadece biri duruşmada dinlenilmiş olup, beyanında;devamsızlık tutanağını ne şekilde tuttuklarından söz etmemiş olduğundan aksine davacının devamsızlık sebebiyle genel merkez tarafından işten çıkartıldığını ancak doğrudan bilgisinin olmadığını beyan ettiğinden davalı işveren tarafından tutulan devamsızlık tutanakları tutanak tanıklarının beyanları ile doğrulanmamış olup, davalı işveren tarafından her zaman tek taraflı olarak düzenlenebileceği için de davalı işverenin davacının devamsızlık yaptığından bahisle iş akdini haklı nedenle feshettiği iddiasını usulünce ispatlayamamış olduğu ve kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Davalı işverenlikte hafriyat şoförü olarak çalışan davacının 15.07.2014 tarihinde kullanmakta olduğu kamyon ile hafriyat dökümü yapmak için damperi kaldırdığı esnada aracın sol tarafa yatması suretiyle feshe konu kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığının, şayet kusurlu ise kusur oranı ve oluşan zarar miktarı kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması, trafikten anlayan iş güvenliği uzmanı bir bilirkişiden rapor alınması, davacının kusurlu olup olmadığı tespit edilmesi, ayrıca oluşan zarar ile varsa kusura isabet eden zarar miktarı belirlenerek tespit edilecek zarar miktarı davacının otuz günlük ücreti ile karşılaştırılarak sonuca gidilmesi ve bu suretle feshin geçerli ya da haklı nedene dayanıp dayanmadığının alınacak bilirkişi raporuna göre tespit edilmesi gerektiği-
İş akdinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği konusunda davacıya isnat edilen eyleme ilişkin savunma dinlenmeden sonuca gidilemeyeceği- İşverenin kısa çalışma ödeneği konusunda Kuruma başvurusunun olup olmadığı, söz konusu tarihler arasında işyerinde kısa çalışma uygulamasının olup olmadığı araştırılmadan fazla çalışma iddiası hakkında hüküm verilemeyeceği-