Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; icra takibine konu borcu ödediğini savunmuş olması nedeniyle ispat külfetinin davalıya düştüğü uyuşmazlık dışı olan eldeki davada, davalı tarafın sunmuş olduğu ödeme belgeleriyle savunmasını kanıtlayıp kanıtlayamadığı, buradan varılacak sonuca göre mahkemece davanın reddine karar verilmesinin isabetli olup olmadığı-
Hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacı tarafça dava dışı işçiye ödenen bedelin davalılardan rücuen tahsiline ilişkin başaltılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Bir taşınmaz üzerinde 406 sayılı Kanun'un 14. maddesi hükmünce telgraf ve telefon tesisatı kurulmasının, malikin taşınmazı kullanma ve ondan yararlanma haklarını engellememesi halinde mümkün olduğu, dosya içindeki bilgi ve belgelere göre taşınmaza direk dikmek suretiyle elatıldığı davalı kurum tarafından faydalanıldığı anlaşıldığından davacının Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesinden kaynaklanan mülkiyet hakkına değer verilerek; davalı kurumun elatma tarihi ile elatmaya son verildiği tarih tespit edilip davacı alacaklı tarafından talep edilen ecrimisil dönemi de dikkate alınarak bilirkişiye ecrimisil alacağı hesaplattırılarak sonucuna göre itirazın iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacı tarafça dava dışı işçiye ödenen bedelin davalılardan rücuen tahsiline ilişkin başaltılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
İcra takibine konu faturaların her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı olduğu dikkate alındığında faturaya konu olan malların davalıya teslim edildiğinin ispat edildiği kabul edilmesi ve bu bağlamda icra takibine yapılmış olan itirazın iptaline kararın verilmesi gerektiği- Faturaya bağlı bir borcun likit ve belirlenebilir bir borç olduğu dikkate alınarak davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği-
Yükleniciler aleyhine açılan rücu davalarında ayrı sözleşmelerle hizmet ifa eden yükleniciler mecburi dava arkadaşı olmadığı gibi borçtan müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin kanun hükmünün veya sözleşmenin bulunmadığı, bu nedenle alacak davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulması gerekeceği, davanın itirazın iptali şeklinde açılmış olması durumunda ise takibin hangi davalı açısından hangi miktarla devam edeceğinin ayrı ayrı belirlenmesi gerekeceği-
mahkemece yapılacak işin; hükme esas alınan bilirkişi kurulu ile birlikte mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle, nama ifaya izin kapsamında satışına izin verilen ..... no'lu bağımsız bölümün karar tarihine en yakın güncel değerinin tespit edilmesi ve davacı arsa sahiplerine ait bağımsız bölümlerdeki ve ortak alanlardaki eksik ve ayıplı işlerin giderilip giderilmediği konusunda ek rapor düzenlenmesinin istenmesi, oluşacak sonuca göre karar verilmesinden ibaret olması gerekeceği-
4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesi uyarınca taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olacağından, mahkemece ihale tarihiyle ecrimisil talep tarihi arası dönem için ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Davalı tarafından takip tarihinden önce tebliğ edilen 89/1 ihtarnamesi uyarınca teminat mektubu bedeli icra dosyasına ödemiş olduğundan, icra dosyasına itirazında 89/1 ihbarnamesinden söz etmese de davalının itirazının haksız olduğunun kabulünün mümkün olmadığı- İcra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olmasının yanında, alacağın belirlenebilir olması da gerektiği (İİK. 67/2)-
İcra İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi gereğince, itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve takibe konu alacağın likit olmasının zorunlu olduğu, somut olayda; dava konusu alacağın miktarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden söz konusu alacağın likit olmadığı- Dosya kapsamına göre, icra takibi yapılan alacağın bir kısmı haksız olduğunun yargılama sonucunda ortaya koyulduğu, ancak, söz konusu alacağın tahsili amacı dışında kötü niyetle icra takibi yapıldığı kanıtlanamadığından kötüniyet tazminatı koşullarının oluşmadığı-