Dava konusu taşınmazda tüm paydaşları bağlayan fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığının, oluşmuş ise kimin nereyi kullandığının belirlenip fiili kullanma biçimi oluşmamışsa davacının payına karşılık taşınmazda kullandığı veya kullanabileceği yer bulunup bulunmadığının saptanarak varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiği-
Davacının davalı banka ile genel kredi sözleşmesi imzalayarak, arsa kredisi olarak taksitli ticari kredi kullandığı, uyuşmazlığın Tüketici Kanunu kapsamında olmadığı, davacının 6502 sayılı Yasanın 3. maddesinin (k) ve (l) fıkralarındaki tüketici kapsamına girmediği, dava konusu kredinin ticari kredi olması ile mesleki ve ticari amaçla hareket edilmesinden dolayı işbu mahkemenin görevli olmadığı-
Kiralayan tarafından kiracı aleyhine ödenmeyen kira ve damga vergisi bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine ilişkin uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanunu kapsamında olmadığı, davacı yüklenici tacir olup, arsa sahibi davalıların tacir olmadığı, buna göre davanın 6102 s TTK. mad. 4/1 uyarınca, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) olmadığı, aynı maddede TBK'nın 470. vd. maddelerine atıf yapılmadığından davanın mutlak ticari dava niteliğinin de bulunmadığı, buna göre Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu- HMK. mad. 115/2 uyarınca, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihinde yürürlükte olmayan ve göreve ilişkin dava şartı öngörülmeyen HUMK'nın göreve ilişkin 7. ve 27. madde hükümlerine uygun olarak hüküm fıkrasında "mahkememizin görevsizliğine" ibaresine yer verilmesinin doğru olmadığı-
Ayıp nedeniyle indirim gereken miktar için kesilen reklamasyon faturası 6102 sayılı TTK'nın 21.maddesi anlamında fatura olmadığından, aynı maddenin 2.bendi uyarınca 8 gün içinde itiraz edilmemesinin, içeriğinin kabul edilmiş sayılması neticesini doğurmayacağı, öte yandan ayıptan doğan hakların kullanılması için iş sahibinin eserin ayıplı olduğunu ispatlamak zorunda olduğu-
Her bir bağımsız bölüm mirasbırakan adına kayıtlı olup, her bir taşınmazda tüm mirasçılar elbirliği halinde malik olduğundan üç ayrı taşınmaz bir bütün olarak kabul edilerek, davacının payına karşılık olarak kullanabileceği yer bulunduğu gerekçesi ile davanın reddedilemeyeceği-
İtirazın iptali davasının görülebilmesi için süresinde ve usulüne uygun olarak yapılan bir itirazın olması gerektiği- Davalı borçluya ödeme emrinin 23.01.2013' de tebliğ edilmiş olduğu, icra müdürlüğünün itiraz dilekçesini havale tarihinin ise 01.02.2013 olup 7 günlük yasal süresi içinde verilmediğinden, mahkemece re' sen dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacının icra takibine ve davaya dayanak yapmış bulunduğu faturalar kapalı fatura olarak düzenlenmiş olup bu husus fatura bedelinin ödendiğine karine teşkil ettiğinden, fatura bedelinin ödenmediğini ispat yükü davacıda olduğu göz önünde bulundurularak karar verilmesi gerektiği-