Davacı annenin her zaman çocuğun yararına hareket edemeyeceği olasılığından hareket ederek, küçük için kayyım tayin edilmesinin ve böylece çocuğun yararının korunması için babalık davasında kayyımın bulunmasının zorunlu olduğu- 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 301. maddesinin son fıkrası ile babalık davasının kamu düzenini de ilgilendirdiği dikkate alınarak Cumhuriyet Savcısı ve Hazineye ihbar edileceği kuralının getirildiği–
Babalık davasının, Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edileceği - Çocuğun, ana ve baba evli ise ailenin; evli değilse ananın soyadını taşıyacağı–
Kendisine yapılan ihbara rağmen davaya HUMK. 54. maddesinde gösterildiği biçimde dilekçe ile müdahale isteğinde bulunmayan Hazinenin, babalık davası sonunda oluşan hükmü temyiz etmeye hakkının olmayacağı–
Babalık davasının, Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edileceği–
Babalık davasında Nüfus Müdürlüğünün taraf ehliyeti olmadığı–
Çocuk ile baba arasındaki soybağının belirlenmesinin ana ve çocuk tarafından istenilebileceği, davanın babaya, baba ölmüşse mirasçılarına yöneltileceği, davanın Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye ihbar edileceği–
Baba tarafından «babalık davası» açılamayacağı–