Diğer mirasçının davalı konumu ve davacının açtığı davanın reddini talep etmesi karşısında ortak temsilin mümkün olmadığı, MK'nun 640. maddesi gereği terekeye mümesil taini için davacıya imkan tanınarak, dava şartı olan bu hususun tamamlanmasından sonra Kooperatifler Yasası'nın 14. maddesi ve anasözleşme hükümleri değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmek gerekeceği-
Muris muvazaasına dayalı iptal- tescil istekli davalarda her bir mirasçının kendi payı oranında istekte bulunabileceği, bu durumda davacının payı dışındaki payların dava konusu olmadığı gözetildiğinde yargılama gideri ve vekalet ücretinden davacının sorumlu tutulma olanağının olmadığı-
Önalım hakkının kullanılmasında davacının dayandığı pay elbirliği mülkiyetine konu ise tüm ortakların birlikte dava açması veya birinin açtığı davaya diğerlerinin muvafakat etmesi, ortakların tümünün muvafakatı sağlanamazsa Türk Medeni Kanunu'nun 640.maddesi hükmü uyarınca miras bırakanın terekesine görevli mahkemede temsilci atanması için davacıya süre verilmesi gerekeceği-
Ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmaz üzerindeki muhdesatın eksiklerinin tamamlandığı iddiasıyla aidiyetin tespiti davası açılmasında hukuki yarar olmadığı-
Davacı yargılama sırasında ölmüş olup tüm mirasçılarının davada yer alması sağlanmadığından elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olduğuna göre dava dışı ortaklara (mirasçılar) tebligat yapılarak davaya dahil edilmesi gerekeceği; hal böyle olunca; davaya katılmayan ortakların olurlarının alınması ya da miras şirketine M.K.nun 640. mad. uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekeceği-
Terekenin paylaşımına kadar, mirasçılar arasında bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana geldiği için davanın, tüm mirasçılar tarafından açılması yahut davaya muvafakatlerinin ya da terekeye temsilci tayininin sağlanması gerekeceği, mahkemece, bu hususun gözetilerek, davacılara diğer mirasçı eşin davaya muvafakatlerini sağlamak veya terekeye temsilci tayin ettirmek hususunda süre verilmesi gerekeceği-
TMK640. maddesine göre, mirasçılar arasında iştirak halinde mülkiyet hükümlerinin geçerli olduğu, mirasçıları tereke üzerinde tasarruf yetkilerini ancak oy birliği ile kullanabilecekleri, bu nedenle mirasçıların tümünün ortak hareket etmesi suretiyle ya da aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca yetkili mahkemece terekeye tayin edilecek temsilci tarafından dava açılması gerekeceği-
Terekenin tasfiyesine kadar terekedeki haklar nedeni ile ancak tereke temsilcisine karşı dava açılabileceği-
Miras ortaklığına temsilci atanması için, terekeye elbirliğiyle sahip olan mirasçıların, tereke malları üzerinde birlikte tasarruf etme olanağının bulunmamasının gerekeceği, bu halde, mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesinin miras ortaklığına paylaşmaya kadar temsilci atayabileceği, miras bırakanın sağlığında kendisine ait bir kısım gayrimenkulleri, muvazaalı olarak bir çocuğuna temlik etmesi sebebiyle, muris muvazaasına dayalı temliklerin iptali için mirasçılar arasında görülen davada miras ortaklığına temsilci atamasına lüzum bulunmadığı-
Miras ortaklığının, mirasın tümü üzerinde söz konusu olduğundan, tereke payları ayrılmaksızın ortaklığa dahil olan mirasçılara ait olduğu, mirasçıların tereke üzerinde ortaklık devam ettiği sürece somut ve bağımsız paylarının mevcut olmadığı, üçüncü kişiler aleyhine açılan davada mirasçılar arasında uyuşmazlık bulunduğundan, isteğin kabulünün gerekeceği-