Yaş koşulu dışında emekliliğe hak kazanan işçinin bu nedenle hizmet akdini feshedebileceği, kıdem tazminatına hak kazanacağı ve bu işin gerçekleşmesi için Sosyal Güvenlik Kurumunda bir belge alınmasının şart olmadığı- İşçinin iş akdini feshettikten sonra yeni bir işyerinde çalışmaya başlaması ya da fesihten önce başka bir işverenle görüşmesinin kötüniyet olarak kabul edilmeyeceği-
Kamu kurumuna devlet memuru statüsüyle ataması yapılan ve bu nedenle Emekli Sandığı iştirakçisi haline gelen işçilerin, işçilikte geçen süreleri, memur statüsüyle gerçekleşecek emeklilikleri sırasında dikkate alınabileceğine göre, bu süreler için ayrıca kıdem tazminatı talep etme olanakları bulunmadığı- Çalıştığı şirketin özelleştirilmesi nedeni ile başka bir kamu kurumuna naklen ataması yapılan ve bu şekilde emekli sandığı iştirakçısı haline gelen işçinin işçilikte geçen hizmet süresi emeklilik aşamasında 5434 sayılı Kanun kapsamında değerlendirileceğinden işçilikte geçen süre için ayrıca kıdem tazminatı talep etme olanağının kalmayacağı-
İşverenin davacıyı önceki işine göre daha alt bir pozisyonda çalıştırmaya başlamasının, işçiye haklı fesih imkanı verdiği ve bu durumda mahkemece davacının kıdem tazminatına hak kazandığının kabulü gerektiği ancak haklı nedenle de olsa iş sözleşmesini fesh eden tarafın ihbar tazminatına hak kazanamayacağı-
İşçinin asıl işverenden alınan iş kapsamında ve değişen alt işverenlere ait işyerinde ara vermeden çalışması halinde, işyeri devri kurallarına göre çözüme gidilmesi gerektiği ve bu durumda değişen alt işverenlerin, işçinin iş sözleşmesini ve doğmuş bulunan işçilik haklarını da devralmış sayılacağı- İş sözleşmesinin tarafı olan işçi veya alt işveren tarafından bir fesih bildirimi yapılmadığı sürece, iş sözleşmeleri değişen alt işverenle devam edeceğinden, işyerinde çalışması devam eden işçi açısından, feshe bağlı haklar olan ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti talep koşullarının gerçekleşmiş sayılmayacağı- Buna karşın, süresi sona eren alt işverence işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde, yapılan fesih bildirimi ile iş ilişkisi sona ereceğinden, işçinin daha sonra yeni alt işveren yanındaki çalışmaları yeni bir iş sözleşmesi niteliğindedir. Bu durumda feshe bağlı hakların talep koşulları gerçekleşeceğinden, feshin niteliğine göre hak kazanma durumunun değerlendirilmesi gerekecektir.
Gece çalışmasının 7,5 saati aşamayacağına ilişkin 4857 Sayılı İş Kanunu 69.maddesi hükmü açık olup işçinin yasaya aykırı şekilde çalışma saatlerinin üzerinde çalıştırılması halinde önceden uyarı yapmadan derhal fesih hakkı tanıyacağı- Evlilik nedeniyle fesih de işçiye haklı fesih imkanı vermekte olup evlilik nedeniyle feshin dürüstlük kuralına aykırı olduğunun kabulü de yerinde olmayacağı-
İşçinin birden fazla alacağının bulunması halinde yapılan kısmi ödemeden; önce normal ücret, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ücretlerinin mahsup edileceği; kalan miktardan kıdem ve ihbar tazminatının mahsup edileceği, bu noktada önce kıdem tazminatının mahsup edilip kalan miktarın da ihbar tazminatı ve izin ücretinden orantılı olarak mahsup edileceği-
İşverenin kayda dayalı sistemi kurmaması ve işletmemesi nedeni ile % 50 oranında, kalan % 50 oranındaki kusurun 85’ine tekabül eden 42,5 oranında ise davacı ile birlikte üç işçinin birlikte eşit oranda kusurlu oldukları, hatalı üretimin bu oluş şekline göre davacı hafif kusurlu olduğundan, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshi ölçülülük ilkesine aykırı olup, davacının hafif kusurlu olduğu bu hatalı üretimde yaptığı davranışı iş yerinde olumsuzluklara yol açtığından geçerli neden olarak kabul edilmesi gerektiği-
Davacının ilk dönem ve son dönem olmak üzere iki dönem olarak davalı iş sahibi nezdinde iş yerinde çalıştığı, davacının ilk çalışma dönemi yönünden davacının iş sözleşmesinin işverence kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona erdiği ispatlanmadığı sürece fasılalı çalışmalar arasında ara verilen dönem 10 yılı aşmadıkça hizmet sürelerinin birleştirilmesi gerektiğinden, mahkemece gerekçesi açıklanmadan sadece son dönem çalışma dikkate alınarak hüküm kurulmasının hatalı olduğu-, Davacının, puantaj kayıtları ve davacı tanık beyanlarıyla ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı anlaşıldığından, davalı tanıklarının kayıtlarla örtüşmeyen beyanlarına itibar edilerek hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Davacının çalıştığı iş yerinde halen görev yapan müdür yardımcısının, henüz sözleşme devam ederken 2011 yılı Ağustos ayında davacının sözleşmesinin yenilenmeyeceğini beyan ettiği ve 2011 Eylül döneminde okula yeni bir fen bilgisi öğretmeni alındığı konusundaki tanık beyanları, davacının davalıya çekmiş olduğu ihtarname ve Kütahya Bölge Çalışma Müdürlüğüne yapmış olduğu başvuru birlikte değerlendirildiğinde davacının 1 er yıllık belirli süreli sözleşmeler ile 2006 yılından bu yana fen ve teknoloji öğretmeni olarak çalışmaya devam ettiği ve her yıl sözleşmesinin yenilendiği, 2011 yılında ise davacının, sözleşmesinin yenilenmesini beklemesine rağmen davalı işveren tarafından herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin sözleşmenin yenilenmemiş olması nedeniyle sona eren sözleşme nedeniyle davacının kıdem tazminatına hak kazandığının kabul edilmesi gerektiği-
Sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı bakımından emekli olmaya hak kazanan işçinin bu nedenle işyerinden ayrılarak kıdem tazminatına da hak kazanacağı- İşçinin işyerinden ayrıldıktan sonra başka bir işyerinde çalışmaya başlamasının kötüniyet kabul edilmeyeceği ve bu nedenle işçiye ödenmiş olan kıdem tazminatının geri alınamayacağı-