Dava konusu taşınmaz davalı borçlu adına kayıtlı iken üzerinde yer alan ipotek ile beraber davalı üçüncü kişi eşine devredildiği, kaydında yer alan ipotek sebebi ile dava dışı alacaklı tarafından cebri icraya konu edildiği, icradan yapılan ihalede (dava dışı) borçlunu eşinin kardeşine ihale edildiği ve onun tarafından tekrar davalı borçlunun eşine, onun tarafından da davalı kardeşine devredildiği görülmekle mahkemece davalı kardeş yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiği- TBK. mad. 19 uyarınca açılan davalarda dava konusu malın davalı 3. kişinin elinden çıkması ve malı edinen kişinin iyi niyetli olması halinde mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerektiği, mahkemece davalı üçüncü kişi (borçlunun eşi) aleyhine tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Dava konusu haciz sırasında çalışan olduğunu beyan ederek üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunan kişinin gerçek kişi olan üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı, davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiasının da bulunmadığı, o halde davacı alacaklının İİK'nin 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK'nin 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Paylı mülkiyetin söz konusu olduğu hâllerde, tapu iptali ve tescil davasının tüm paydaşlara yöneltilmesinin kararın infazı açısından önem taşıdığı, o halde, mahkemece bu dosyada taraf olmayan, ölü olduğu anlaşılan diğer tapu malikinin mirasçıları hakkında Orman Yönetimi tarafından ek dava açılması sağlanarak iş bu dosya ile birleştirilmek suretiyle bu kişiler yönünden taraf teşkili sağlandıktan sonra delillerin toplanması, sonra işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Tasarrufun iptali davasında, mahkemenin önce dava koşullarının var olup olmadığı konusunda bir değerlendirme yapması, olmadığının tesbiti halinde davanın ön koşul yokluğundan reddi ile yargılama giderinin davacı aleyhine hükmederek, davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmetmesi, dava koşullarının varlığı halinde ise dava konusu borcun yargılama sırasında ödenmiş olması nedeni ile konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, HMK. mad. 331 uyarınca, tarafların haklılık durumları konusunda bir değerlendirme yaparak, vekalet ücretinin AAÜT‘nin 6. maddesi gereğince nisbi vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerektiği-
Davacının kendisine ödeme emri tebliğ edildikten sonra 6183 sayılı Kanun’un 58. maddesi uyarınca 7 gün içerisinde dava açtığı, dava dilekçesinde ödeme emrine konu ........TL tutarındaki haksız ve yersiz idari para cezasının tüm sonuçları ile iptaline karar verilmesini talep ettiği, bu yönüyle davacının asıl amacının ödeme emrinin iptaline yönelik olduğundan, uyuşmazlığın çözümünde iş mahkemelerinin yetkili olduğu-
Anılan hisse devir sözleşmesinin 6.13 maddesi uyarınca bankanın devir tarihinden önceki döneme ait olması kaydıyla, devir alan bankanın maruz kalabileceği her türlü taleplerden doğacak tüm yükümlülükten ve bunlara ilişkin olarak mahkemelere intikal etmiş bulunan dava, takip ve benzer işlemlerin sonuçlarından TMSF’nin sorumlu olacağının kararlaştırıldığı, TMSF’nin uyuşmazlık konusu borcu üstlendiği, bu nedenle anılan davalıya husumet yöneltilmesinde usulsüzlük bulunmadığından, işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Ecrimisilin, haksız fiil olduğundan, haksız fiil devam ettiği veya yenilendiği müddetçe her zaman yeni bir davanın konusunu teşkil edebileceği- Ecrimisil, ancak dava tarihine kadar istenebileceğinden, ilk davadaki talebin, davanın açıldığı tarihe kadar olduğunun kabulü gerektiği ve davacının sonraki davasındaki talebinin tamamına yönelik bir kesin hüküm bulunmadığından, davanın esasının mevcut koşullarda incelenip karara bağlanması gerektiği-
Mahkemece HMK'nın 120. maddesinde belirlenen 2 haftalık sürenin azaltılarak 1 hafta olarak belirlenmesi nedeniyle verilen kesin süre usule aykırı olup kanuna aykırı olarak verilen süre içerisinde avansın yatırılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davanın off-shore hesabına gönderilen paranın, gönderen bankadan tahsili istemine ilişkin olduğu - Mahkemece bilirkişi raporu alındı ise de; 01/08/2017 tarihli bu ikinci ek raporda dosyadaki 24/11/1999 tarih ve Y Bank antetli dekontta 54564 nolu off-shore hesabında 10.000,00 USD havalenin yapıldığı, isim bulunmadığı, davacının iddia ettiği 24/11/1999 tarihinde davacı taraf off-shore hesabına kendi hesabından veya elden vermek suretiyle havale gönderdiğine dair tespit edilmiş hiçbir işlem bulunmadığı, tam aksine bu tarihte M hesabına 7.034,80 USD geldiği ve aynı gün nakden çekildiği, bunun adı geçenin kendi hesabına gelen havale olduğu ve 24/11/1999 tarihli off-shore işlemlerinde K ve M isimlerine gönderilen havalelerin bulunduğunun tespitinin gerçekleştirilemediği- Mahkemece, bilirkişi raporunda 54564 müşteri numarasının M.’nın değil Y. LTD’nin Y.bank A.Ş.nin Off-Shore bankası nezdindeki müşteri hesap numarası olduğunun tespitine rağmen, rapora hiç değinilmeksizin davacı adına olan 54564 nolu Y. Security off-shore hesabında 10.000,00 USD bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne verdiği, ancak bu hesabın, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davacıya ait hesap olmayıp dava dışı Y. A,Ş'nin Off-Shore bankası nezdindeki müşteri hesap numarası olduğu- Bu durumda Mahkemece, davacı M adına olan 54564 müşteri numaralı hesapta 10/11/1999 tarihinde 10.000,00 USD bulunduğu ve davacıya ait olduğu gerekçesiyle, bu meblağın 01/01/1999 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle I. Banktan alınıp davacıya verilmesine karar verilmesinin isabetli olmadığı-
Mahkemece uyuşmazlığın limited şirket hisse devir sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkin ticari dava niteliğinde bulunduğu, uyuşmazlıkta Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu nazara alınarak mahkemenin görevsizliği nedeniyle HMK 114/c, 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-