492 s. Harçlar Kanunu'na göre; ödeme, ödeme ve icra emrinin tebliğinden sonra, fakat hacizden önce yapılmışsa; ödenen paralardan %4,55 tahsil harcı alındığı, bu durumda; ödemenin, ödeme emrinin tebliğinden sonra fakat hacizden önce yapıldığı dikkate alınarak, borçludan takip safhasına göre, %4,55 oranında tahsil harcı alınması gerekirken, %9,10 oranında tahsil harcı alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
İcra takibinin kesinleşmesinden önceki dönemde, mirasın reddedilmiş olduğu hususu maddi hukuka dayalı bir borca itiraz sebebi olup; olayda borçlu tarafından, takibin kesinleşmesinden önce, TMK'nın 606. maddesine göre alınan mirasın kayıtsız şartsız reddedildiğine ilişkin sulh hukuk mahkemesi kararını, ödeme emri tebliğinden itibaren, yasal yedi günlük sürede icra dairesine bildirilmediği, bu durumda; takibin kesinleşmesinden sonra mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının icra dairesine sunularak hacizlerin kaldırılmasının istenemeyeceği, buna göre; Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
İlk derece mahkemesince, düzenlenen icra emrinde .................. USD yabancı paranın harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden bu alacak kalemi yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Bölge Adliye Mahkemesince, yabancı para alacağına ilişkin yargılama yapılmadığından yargılama yapılmak ve hüküm inşa etmek üzere uyuşmazlık konusunun yargılanarak hükme dönüştürmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verildiğine göre, bu karara uygun şekilde işlem yapılması gerekirken, bir taraftan diğer şikayetler yönünden işin esasına da girilip şikayetçi borçlunun istinaf isteminin esastan kabul edilerek çelişkili şekilde hüküm kurulması mümkün olmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasının gerektiği-
Takip talebine uygun olmayan icra emrinin iptaline karar verilmesi gerektiği- Takip talebini ilama uygun olarak hazırlayan alacaklı yanın kusurlu olmadığı- İşlemin icra müdürülüğü hatasından kaynaklandığı gözetilerek alacaklı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine "hükmedilmemesi gerektiği"- "Takibin tümden iptali" ile alacaklı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Takip talebinde, yabancı para alacağının Türk parası karşılığının belirtimesi, ancak bu hususların ödeme emrinde bulunmaması halinde, kamu düzeni ve devletin hükümranlık hakları ile ilgili ödeme emrindeki bu eksikliğin süresiz şikayet nedeni olduğu ve mahkemece takibin her safhasında doğrudan doğruya göz önünde tutulması gerektiği- Ödeme emrindeki bu eksikliğin takibin değil, ödeme emrinin iptalini gerektirdiği-
Kooperatif üyesinin çıkma payına ilişkin itirazın iptali davasında, kooperatif tarafından ihraç edilen davacıya yapılan ödemenin kira ödemesi olarak kabulü hayatın olağan akışına aykırı olacağı- işlemiş faiz alacağına itiraz edilmediği için bu miktarlar kesinleşmiş olduğundan dava konusu da olmadığı halde bu miktarların da kabul edilen bedel içinde gösterilmesinin doğru olmayacağı-
İtirazın iptali davasında, usulüne uygun yapılmış bir ilamsız icra takibinin bulunması dava şartı olduğu- İlamsız icra takibindeki ödeme emrinin iptal edildiği gözetilerek dava şartı yokluğu oluştuğu-
Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde icra müdürü borçluya İİK mad.60/1 uyarınca göre örnek 7 ödeme emri göndermesi gerekirken sehven örnek 4-5 icra emri gönderilmiş olup takip talebine aykırı olarak gönderilen icra emrinin süreye tabi olmadan şikayet yolu ile iptal edilebileceği- İlamsız icra takibinde borçluya gönderilen icra emri ile takibin kesinleşmeyeceği-
Borçlunun kimliğinin ödeme emrinde takip talebine uygun ve doğru olarak gösterilmesinin ödeme emrinin esaslı unsurlarından olduğu, bu yasal zorunluluğu içermeyen, borçlu olarak kendi kimliği yazılı olmayan bu ödeme emrinin kefile tebliğ edilmiş olmasının ona hukuki geçerlik kazandırmayacağı, İİK.nun 60.maddesine uygun olmayan ödeme emrine dayalı borçlu kefil hakkındaki itirazın kaldırılması davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-