İcra müdürlüğü takip talebi ile bağlı olup talebin dışına çıkılarak tahliye istemi bulunmadığı halde ihtarlı ödeme emri düzenlenmesinin tahliye açısından hukuki sonuç doğurmayacağı, hukuki sonuç doğurmayan ödeme emrine dayanılarak tahliye kararı verilemeyeceği, davacı alacaklının icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunabilmesi için, takip talepnamesinde tahliye talebinin bulunmasının zorunlu olduğu-
İcra mahkemesinin ödeme emrindeki usulsüzlüğü kendiliğinden dikkate alamayacağı, kesinleşen takip üzerine yasal süre içerisinde ödeme de bulunmadığından borçlunun temerrüdünün de gerçekleştiği, mahkemece tahliyeye karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece,takip tarihinden sonra dava tarihinden önce yapıldığı iddia edilen kira sözleşmesinin tahliye talebinden vazgeçme niteliğinde olup olmadığı üzerinde durulmadan ve davalıya sözleşmeyi sunma imkanı verilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
İİK’nın 269/1. madde göndermesiyle olayımızda uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu’nun 315. maddesinde yer alan otuz günlük ödeme süresinin ödeme emrinde açıkça yazılması zorunlu olup, yasaya uygun olarak düzenlenmeyen ödeme emrinin hukuki sonuç doğurmayacağı, hukuki sonuç doğurmayan ödeme emrine bağlı olarak tahliye kararı verilemeyeceği-
İİK. mad. 269/1  (TBK. mad. 315) uyarınca, otuz günlük ödeme süresinin ödeme emrinde açıkça yazılması zorunlu olup, yasaya uygun olarak düzenlenmeyen ödeme emrinin hukuki sonuç doğurmayacağı-
Takip dayanağı kira sözleşmesinde kira bedelinin ödeme yeri olarak; davacı alacaklının banka hesap numarasının açıkça belirtildiği, davalı borçlu takibe konu borcu, kira sözleşmesinde kararlaştırılan banka hesabına yatırdığını belirterek ilgili banka hesap hareketlerinin getirtilmesini talep etmişse de; mahkemece, bu konuda gerekli araştırma yapılmadan hesap ekstreleri getirtilmeden eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davalının yasal süresinde takibe itiraz etmesi üzerine icra takibi durmuş olup; itiraz kaldırılmadan ya da iptal edilmeden tahliyeye karar verilemeyeceği-
Dava itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. İİK. mad. 269/3 uyarınca itirazın takibi durduracağı- Borçlunun süresinde takibe itiraz etmesi üzerine, icra takibi durmuş olup, mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Kiralanan taşınmaz paylı mülkiyete konu ise her bir paydaşın sadece kendi payına düşen alacağı talep edebileceği, elbirliği mülkiyetine konu teşkil ediyorsa tüm ortakların birlikte icra takibi başlatmaları gerekeceği, bu nedenle mahkemece, dava konusu taşınmaza ait tapu kaydı getirtilerek taşınmazın tabi olduğu mülkiyet türünün tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinde kefilin sorumlu olduğu azami miktar ve kefalet tarihine ilişkin el yazısı ile yazılmış bir ibare bulunmadığından, TBK.nın 583.maddesinde belirtilen şekil şartlarına uyulmadan yapılan kefalet sözleşmesi geçersiz olduğundan, mahkemece davalı kefil hakkındaki davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekeceği-